Kelime tanımını bul

Güncel Türkçe Sözlük
dokunma
  • isim Dokunmak (I) işi, temas
Orta Öğretim Terimleri Kılavuzu
dokunma

(biyoloji)

Ruhbilim Terimleri Sözlüğü
dokunma

Nesnelerin sıcaklık, soğukluk, sertlik, yumuşaklık gibi türlü niteliklerini deri altındaki sinir uçları aracılığıyle duyumlama işi.

"dokunma" kelimesinin kullanım örnekleri.

Mekanik ve RGB LED arkadan aydınlatmalı klavye, yoğun oyun seansları için anında geri besleme ve rahatlık sağlamak için dokunma hissi ve mekanik anahtarlı 2.

Selimiye 2 aile merkezinde kuran kursu eğitimi ve anasınıfı eğitimi gören öğrenciler, Psikolog Demet Avcı ve Çocuk Gelişimi Uzmanı Serap Kıztanrı tarafından cinsel tacizden korunma, cinsel istismarı tanımlayabilme, tehdit edilse bile anne babasından saklanacak sırları olmaması gerekliliği, iyi dokunma ve kötü dokunma arasındaki farkı anlayabilme ve kendini bu eylemlere karşı nasıl koruyabilme konuları anlatıldı.

Orayı doğal ortama çevirip ilkokul ve ortaokulda okuyan çocuklarımızın gelip hayvanlara dokunma, onlara binebilme ve nasıl yaşadıklarına ilişkin farkındalık oluşturmak istiyoruz.

Lütfi Büyükşahin, bir robotun kovaya atacağı kutuyu hissetmeden büzüştürdüğünü, dokunma hissine sahip robotların ise dokunduğu anda algılayarak kırıştırma, buruşturma yapmadığını söyledi.

Başta yaşadığı coğrafyanın kültürleri olmak üzere dünyadaki diğer kültürlere de müzik aracılığıyla dokunma gayretinde olduğunu belirten grup, Emprovize müziği ifadesini en özgür biçimi olarak kabul ettiğini belirtiyor.

Bir el mıknatısı gibi göbeğinizin her görende dokunma hissi uyandırıyor.

Zeynel Dinedurga, fibromiyaljinin sabahları belirli bir bölgede ortaya çıkan, vücudun diğer bölgelerine yayılan, keskin, derin ağrılar, etkilenen eklem ve kaslarda dokunma ve bastırmayla da ağrı oluşması, kaslarda yanma ve seğirmeler, katılık ve tutukluk, ellerde ve ayaklarda uyuşmalar, yorgunluk ve halsizlik olarak belirti verebileceğini belirtti.

Dokunma, saçını, sırtını okşama çocuğunuzu yatıracak aynı zamanda sizden güven alacaktır.

Balığın, sudan dışarıya çıkarılırken korunma içgüdüsüyle dikenleri ve solungaç kapaklarını açtığının aktarıldığı açıklamada, bu yüzden zehirlenmelerin genellikle dikkatsizce dokunma nedeniyle balık ağdan ya da oltadan çıkarılırken ortaya çıktığına işaret edildi.

HIV pozitif veya AIDS hastalığı olan bir kişinin kullandığı tabak, bardak, çatal, giysiler, havlular, tuvalet, banyo ve yüzme havuzlarının ortak kullanımı, dokunma, sarılma, el sıkışma ile virüs bulaşması söz konusu değildir.

Bir suya dalıp kulağına su kaçmak, kendi isteği olmayarak boğazına toz ve Duman girmek, kendi isteği olmayarak kusmak, kendiliğinden içeriden gelen kusuntusu yine kendiliğinden içeriye gitmek, uyurken ihtilam olmak, dokunma ve öpme olmadan sadece bakmak ve düşünmek sebebiyle boşalmak, karısını sadece öpmek, geceleyin cünüp olduğu halde sabaha kadar yıkanmayı gündüz yıkanmak, dişleri arasında sahur yemeğinden kalan nohut miktarından az olan kırıntıyı yutmak, ağızdaki tükürüğü yutmak, ağzına gelen balgamı yutmak, kafasından burnuma gelen akıntıyı içine çekip yutmak, ağzına aldığı ilacın tadı boğazına varmak, erkeğin tenasül organına ilaç veya su akıtmak, göze ilaç damlatmak, kan aldırmak, gözlerine sürme çekmek gibi durumlar orucu bozmaz.

Suya dalıp kulağa su kaçırılması, kendi isteği olmadan boğaza toz ve duman girmesi, kendi isteği olmadan kusmak, kendiliğinden içeriden gelen kusuntunun yine kendiliğinden içeriye gitmesi, uyurken ihtilam olunması, öpme ve dokunma olmadan sadece bakarak düşünerek boşalmak, karısını yalnızca öpmek, gece cünüp olunduğu halde sabaha kadar yıkanmayarak gündüz vakti yıkanmak, dişlerin arasında sahur yemeğinden kalmış olan nohut miktarından az olan kırıntıyı yutmak, ağızda bulunan tükürüğü yutmak, ağıza gelmiş olan balgamı yutmak, kafasından burnuna gelen akıntının içe çekilip yutulması, ağıza alınan ilacın tadının boğaza varması, erkeğin tenasül organına su veya ilaç akıtılması, göze ilaç damlatılması, kan aldırmak ve gözlere sürme çekmek gibi durumlar ile oruç bozulmaz.