"durabilme" ne demek

"durabilme" kelimesinin kullanım örnekleri.

Birçok engellemelerin içerisinden çıktık bugün ayaklarımız üzerinden dünyaya ve etrafımızda ki coğrafyaya dimdik durabilme kabiliyetini ortaya koyduk.

Silikon kaplı dış gövdeleriyle canlı bir vatoz balığı ile hemen hemen aynı görünüm, boyut ve hareket yeteneğine sahip olmalarının yanısıra uyku modunda deniz zemininde hareketsiz durabilme özelliği ve sinyal emici boya ile kaplanmış iç kabukları sayesinde radarlar tarafından ne deniz zemininde ne de hareket halindeyken tespit edilebilmesi olanaksız.

Tarihimiz boyunca milletimizin dik durabilme adına korkusuz bir şekilde yaşayabilme adına yüzlerce, binlerce ve belki de milyonlarca şehit vermiştir.

Burada proje kapsamında öğrencileri ile birlikte satış yapan veliler ileriki yıllarda çocuklarının kendi ayakları üzerinde durabilme adına, kendi, yaşamlarını idame ettirebilme adına ailelerine, komşularına bağımlı olmadan devletin hiçbir sosyal kurumundan yardım almadan kendi hayatlarını sürdürebileceklerini göstermek istedik.

Eğitim sayesinde iletişim kurabilir, eleştirel düşünebilir, öz değerlerine sahip çıkmayı öğrenebilir ve böylece zorluklara karşı ayakta durabilme yeteneği alabilirsiniz.

Birçok oyunun, tezgahın, geri bırakılma senaryolarının ve engellemelerin içerisinden çıktıklarını ifade eden Soylu, bugün ayaklarının üzerinde dünyaya ve etrafındaki coğrafyaya dimdik durabilme kabiliyeti ortaya koyduklarının ve bunu hep birlikte sağladıklarının altını çizdi.

Çoğu insanın farkında bile olmadığı ayakta durabilme ve yürüme duygusunu yeniden yaşamak istiyorum.

Hem kendi ayaklarımızın üzerinde durabilme hem de ailemize katkıda buluna bilmek için çok güzel bir fırsat.

Kurs süresince pist üzerinde dengede durabilme, etkili paten kayma, düşme esnasında tekrar ayağa kalkabilme gibi dikkat edilmesi gerekenler temel bilgiler verildi.