Güncel Türkçe Sözlük
-
isim Duyarlılık
"Hastalıklı duyarlığıyla geçmiş bir dönemin yazarıydı o!" - N. Cumalı
- Zayıf bir etkiye karşı, tepki gösterebilme yeteneği
"Gözün aşırı duyarlığı." -
sinema, TV (***) Bir duyar katın ışıktan etkilenme
yeteneği
Kimya Terimleri Sözlüğü (II)
1. Bir etkiye, uyarıya zaman ya da büyüklük bakımından verilen yanıt oranı. 2-Çözümsel kimyada, kullanılan ayıraçla nitel ya da nicel olarak saptanabilecek en düşük nicelikteki özdek. 3. Aygıtların belli büyüklükteki değişiklikleri saptayabilme sınırı.
Sinema ve Televizyon Terimleri Sözlüğü
Sinema Bir duyarkatın ışıktan etkilenme, ışık etkisiyle gizli görüntü oluşturma yeteneğini anlatan genel terim.
Felsefe Terimleri Sözlüğü
Duyular yolu ile algılama yetisi; duyu izlenimlerini alma yeteneği.
(Kant'ta) Görüler sağlayan yeti; insanda bilgiyi sağlayan, bilgiyi oluşturan iki yetiden (duyarlık ve anlık) biri. // Duyarlık ile nesneler bize verilir, anlık ile bu nesneler üzerinde düşünülür ve kavramlar oluşturulur.
Orta Öğretim Terimleri Kılavuzu
(biyoloji)
Zooloji Terimleri Sözlüğü
Duygu alabilme ve uyartılara cevap verebilme yeteneği.
Yöntembilim Terimleri Sözlüğü
Bir ölçme aracının ölçüm konusuna ilişkin ayrımcıkları saptama yeteneği, bk. duygunluk.
Bilişim Terimleri Sözlüğü
Bir niceliği gösteren sayısal bir veride, anlamlı sayamak sayısına göre belirlenen ve verinin kesinliğini belirten özellik, bk. çifte duyarlı sayı.
Bilgi erişimde, erişilen anlamlı belge sayısının toplam erişilen belge sayısına oranı.
Ruhbilim Terimleri Sözlüğü
Belirli bir yönde ya da genel olarak duyumları ve duyguları algılayabilme yeteneği.
Fizik Terimleri Sözlüğü
Bir uyarıma. karşılık, alınabilen tepkinin uyarıma oranı ile ölçülen nitelik.
Bir telsiz alıcısının, alınan dalgalara karşılık verebilme ölçüsü.
Gökbilim Terimleri Sözlüğü
Göz, fotoğraf plağı, ışıkgöze (fotosellül) gibi alıcıların ışık ışınlarından ya da elektro - mağnetik dalgalardan etkilenme özelliği.
Uygulayım Terimleri Sözlüğü
genel uygulayım: Bir patlayıcı özdeğin, çarpma, sürtme, sıcaklık yükselmesi gibi uyarmalar karşısında gösterdiği tepki.
fizik: Göz, fotoğraf plağı, ışıkgözü gibi alıcıların ışık ışınlarından ya da elektromanyetik dalgalardan etkileme özelliği.
fotoğrafçılık: Bir fotoğraf katının ışın, ışık etkisiyle gizli ya da görünür görüntü verebilme hızı.
radyo: Bir radyoelektrik alıcısının az ya da çok düşük sinyalleri yeterli bir biçimde alabilmesi.
"duyarlık" kelimesinin kullanım örnekleri.
Hiç kimseden yardım, bağış gibi şeyle talep etmiyoruz sadece insanların biraz daha duyarlık ve biraz daha farkındalık.
Bizler, her şart ve platformda Türkiye Cumhuriyetinin ülkesi ve milleti ile bölünmez bütünlüğünü savunmak, koruyup kollamak, iç ve dış tehditlere karşı duyarlık olmak zorundayız.
İnsanlık suçu olarak değerlendirdiğimiz çocuk istismarı olaylarının önlenmesi konusunda vatandaşlarımızın gösterdiği duyarlık ve güvenlik güçlerimize olan destekleri takdire şayandır.
İnsanlık suçu olarak değerlendirdiğimiz 'çocuk istismarı' olaylarının önlenmesi konusunda vatandaşlarımızın gösterdiği duyarlık ve güvenlik güçlerimize olan destekleri takdire şayandır.
Kadına yönelik şiddet konusunda her zaman duyarlık gösteren iş kadınları dernekleri, çocuk istismarı ve cinayetleri konusunda da hükümetten hukuki düzenleme istedi.
Bu konuda duyarlık sergileyen ve destek olan Kaman Esnaf ve Sanatkarlar Odasına ve esnaflarımıza teşekkür ediyorum.
Türkiye'nin her yerinde halkımızın çok güzel bir duyarlık içerisinde olduğunu memnuniyetle görüyoruz.
Oğuzeli Yatılı Bölge Ortaokulu Konferans Salonunda gerçekleştirilen etkinlikte konuşan Toplumsal Duyarlık Projeleri ders sorumlusu Öğr.