Kelime tanımını bul

Güncel Türkçe Sözlük
eksiltmek
  • -i Eksik duruma getirmek, sayısını azaltmak
    "Bu cephe, harbin dehşetini eksiltmiyor, artırıyor." - N. F. Kısakürek

"eksiltmek" kelimesinin kullanım örnekleri.

Bir gün 'köylü' dediler, bir gün 'şalvarlı' dediler, bir gün 'eli nasırlı' dediler, her birimizi ayrı bir yere serpiştirip bu ülkenin beraberliğini, gücünü eksiltmek istediler.

Kudretimizi eksiltmek istediler ve bizim ayağa kalkmamamızı istediler.

Bunlar Türkiye'yi belli bir ısıda tutabilmek için dönem dönem yükseltmek dönem dönem eksiltmek için bunları kullandılar.

Bunun üzerine Koçyiğit, tutuksuz sanıklara birden fazla uzun sorularının olacağını ve soruları eksiltmek istemediklerini kaydetti.

Ş, alacaklıyı zarara uğratmak için mevcudu eksiltmek suçundan aranan E.

Namazdan çalmak yerine, namazdan hırsızlık yapmak yerine namazın dışındaki tesbihatta ve ya diğer şeylerde eksiltmek suretiyle cemaatimizin yine vaktini alacak şekilde değerlendirmiş olacağız ama jet imamlara müsaade etmeyeceğiz.