Vikipedi
Emin veya Muhammed Emîn Tam Adı: Ebû Abdullâh "Emîn" Muhammed bin Hârûn Reşîd ( Arapça:أبو عبد الله محمد الأمين ) (d. 787 - ö. 1 Eylül, 813) altıncı Abbasi halifesidir. Babası Harun Reşid öldüğünde, 809'da, Abbasi Halifesi olmuş; kendi halifeliğini ilan etmiş olan kardeşi Memun ile bir iç savaştan sonra 813'te idam edilip öldürülmesine kadar, 809-813 döneminde dört yıl sekiz ay halifelik yapmıştır.
Halifelikten önceki yaşamı[ değiştir]Halifelikten önce Muhammed adıyla bilinen Emin, Harun Reşid'in Zübeyde bint Cafer adlı karısından olan oğludur. Zübeyde bint Cafer ikinci Abbasi Halifesi olan Mansur'un küçük kızı idi ve bu nedenle Harun Reşid Muhammed Emin'i diğer erkek kardeşlerine tercih etmekteydi. Muhammed Emin daha beş yaşında iken babası Harun Reşid, ondan birkaç ay daha büyük olan erkek kardeşi (sonradan Memun olarak anılacak) Abdullah'ı tercih ederek, vâris ve veliahd olarak seçti. Daha sonra Muhammed (Emin) ve biraz büyük kardeşi Abdullah (Memun) 12 yaşlarında iken Harun Reşid kendinden sonra halifeliğe Muhammed (Emin)'i ve o ölümünden sonra da Abdullah (Memun)'u halife olarak vâris olarak ilan etti. Abdullah (Memun)'u, Cafer Barmeki'yi hoca ve danışman olarak yanına vererek, genç yaşında Horasan ve Hamedan'in doğusunda bulunan bütün Abbasi topraklarının valisi olarak tayin etti ve bu arazileri yarı bağımsız idare için Horasan merkezi Merv'e gönderdi.
Harun Reşid 802'de büyük bir tantana ile Mekke'ye hacca gitti. Bu münasebetle arka arkaya halifeliğe varis olarak seçtiği her oğluna da bir milyon altın dirhem hediye etti. Ayrıca devletin en yüksek memuru olan vezir şahitliği altında iki buyruk hazırlattı; bunlardan biri Muhammed (Emin)'in ve diğeri Abdullah (Memun)'in birinci ve ikinci vârisliğini belgelemek için hazırlanmıştı. Harun Reşid bu iki buyruğu bir resmi törenle Kabe'ye astırdı. Aynı sırada Irak ve Bizans sınırındaki Güney-Doğu Anadolu Abbasi topraklarının idaresini en küçük oğlu Kasım'a verdi ve Memun'dan sonraki halifenin de, Memun'un kabulüne bağlı olarak, Kasım olmasını tavsiye ettiğini bildirdi.
Harun Reşid 804'de Abbasiler ülkesinin doğu bölgelerine yaptığı bir gezi sırasında Abbasiler ordusunu bütün harp teçhizatı ve zenginlikleri ile kendi ölünce Memun'a kalmasını vasiyet etti. Hem devlet başkenti Bağdad'daki ve hem de bütün Abbasi ülkesinde bunun bilinip ve kendi ölünce buna göre biat yemini verilmesini isteyen bir buyruk yayınladı. O zaman yaşayan kişiler ve sonraki tarihçiler Harun Reşid gibi büyük bir devlet adamının nasıl olup da ülkesinin bölünmesini öneren bu kararları verdiğine hala da şaşıp kalmaktadırlar.
Babası hayattayken Emin'in büyük israfçı harcamalar yaptığı ve kendi sarayında şairler ve cariyeler arasında biraz sefih hayat yaşamaya başladığı bildirilir. Tabari ve diğer tarihçiler onun hadımlara karşı bir yakınlık hissettiğinden bahsederler ve "sarayında 7000 zenci ve 4000 beyaz hadım bulunduğu" yazılır.Bernard Lewis, (1972) Race and Colour in İslam (Torchbooks) Londra:Joanna Cotler Books ISBN 0061315907 Bernard Lewis, İslam, Race et esclavage au Proche-Orient, Paris:Gallimard, Quatro ISBN 2-07-077426-0 say. 331.