Kelime tanımını bul

Güncel Türkçe Sözlük
epeyce
  • zarf Epey
    "Türkiye'deyken epeyce çalışmıştım Almancaya." - N. Uygur

"epeyce" kelimesinin kullanım örnekleri.

O kadar dalmışım ki epeyce debdebeli olan konunun içine, Kemal Kılıçdaroğlu partisinin cumartesi yapılacak tüzük kurultayına davet etmek için bizzat aramasa neler olup bittiğinin farkına bile varamayacağım!

Bu konuda da çiftçilerimizin ve üreticilerimizin yağ deposu olmadığı ve yağ depolama şansı olmadığı için yağ fiyatlarını epeyce düşürdüler.

Buna karşı genetik direnç mekanizmalarıyla ilgili epeyce yol katettik.

Döviz rezervlerimiz bir dönem 130 milyar doların üzerine çıkmıştı, son dönemde epeyce bir gerileme olsa da tekrar 90 milyar doların üzerine çıktık.

İki yıl içinde epeyce uğraşarak kadro ve maaş sahibi yapmakla kalmadı bizi Tuğrul Bey, iyi gazeteci olma konusundaki deneyimlerini bıkmadan, usanmadan aktardı.

Son dönemdeki dalgalanmalar sebebiyle epeyce bir gerileme olsa da tekrar 90 milyar doların üzerine çıktık.

Başkent Üniversitesi olarak bu konuda epeyce çalışmalarımızı sürdürdük.

Sağlanan KDV indirimine bir de firmaların özel kampanyalarının eklenmesiyle fiyatlar epeyce geriledi.

İşin şifa boyutundan, ilaçsız uygulamalar ve doğal tedavi yöntemlerinden epeyce uzak kaldık.

Buradan bazı oyuncuları, özellikle genç oyuncuları kazanmak anlamında da epeyce bir yol alındı diye düşünüyorum.

Eğer Anadol projesi olmasaydı memleketimizde otomobil sanayisinin kurulması daha epeyce gecikebilirdi demek bile mümkündür.