Güncel Türkçe Sözlük
-
-e Erişme ihtimali veya imkânı bulunmak
"Çatışma çıkacağını sanmıyorum ama silahlarınız kolay erişebileceğiniz bir yerde olsun." - A. Ümit
"erişebilmek" kelimesinin kullanım örnekleri.
Yeni ihraç pazarlarına erişebilmek adına yurt dışı fuarları önemli rol oynuyor.
Özel sektörde bu gibi kaliteyi ve hizmeti bulmak, bulunsa da o hizmetlere erişebilmek ve ulaşabilmek kolay değil.
Bir yanda bin yıllık başkentlerini kaybetme ihtimalini ilk kez bu kadar derinden hisseden Bizanslılar, bir yanda Peygamber müjdesine erişebilmek için her şeyi göze almış Türkler.
Bunu yapmayıp kar elde etmeyi de seçebilirdim ama hedeflediğim seviyeye erişebilmek için yatırım yapmam gerektiğini düşünüyorum.
Yeni ihraç pazarlarına erişebilmek adına yurt dışı fuarların kilit rol oynadığını kaydeden Burkay, ilerleyen günlerde yeni alım heyeti ve fuar organizasyonları gerçekleştireceklerini belirtti.
Muğla'nın Ortaca ilçesine bağlı Dalyan Mahallesi'nde yer alan Kaunos Antik Kenti'ne erişebilmek için tur tekneleri ile yaklaşık 10 dakika süren bir yolculuk yapan ziyaretçiler, ağaçlarla kaplı yolda 15 dakika kadar yürüdükten sonra 3 bin yıllık antik kentin kapılarını aralıyor.
Yüce dinimizin güzelliklerine erişebilmek ve nefsin tasallutundan sıyrılabilmek bu ayın sunduğu kutsal mesajlara vakıf olmakla mümkündür.
Türkiye'de yaş meyve ve sebze sektöründe lider konumda olan Akdeniz Yaş Meyve Sebze İhracatçı Birliği olarak yerimizi güçlendirmek, yeni pazarlara erişebilmek için faaliyet ve girişimlerimize hız kesmeden devam edeceğiz.
Maymunlar ilacın etkisindeyken kuyruklarını 50 santigrat derecelik suda birkaç dakika tutabilirken, aynı süreye morfinde erişebilmek için birkaç doz daha gerekli oldu.