"esaret" ne demek

"esaret" kelimesinin kullanım örnekleri.

Ağış, hamamı haremde esaret altında yaşayan kadınların yalnızca bedenlerini değil, ruhlarını da arındırdıkları bir ibadethane, kırık dökük hayatlarını bir su dökünme süresince unuttukları bir kayıp cennet olarak yorumlamış.

Ersöz, burada yaptığı konuşmada, Türk milletine giydirilmek istenen esaret zincirinin kırılması için bir mücadele başlatıldığını söyledi.

Ersöz, Türk milletine giydirilmek istenen esaret zincirinin kırılması için bir mücadele başlatıldığını dile getiren Ersöz, bugünün, yüzünü geleceğe dönmüş nesillere ilham kaynağı olduğunu söyledi.

Esaret zincirleri parçalanmış, emperyalist hevesler paralanmış, düşman tasallutu pençelenmiş, küresel abluka milletimizin tertemiz ve imanlı mücadelesiyle çok şükür püskürtülmüştür.

Atatürk esaret altına alınmakla tehdit edilen ve toprakları paylaşılmak istenen bir milletin mücadele ruhu, kurtuluş umudu, diriliş sembolü olarak sivrilmiştir.

Sonuç bildirgesinde, bu kongrenin bilim sahasında bir milat olduğu, bundan sonra fiziki düşüncenin yanında metafiziğin de bilimsel bilgi olarak değerlendirileceği, batı aleminin pozitivist felsefeyi bilim olarak kabul etmesi ve bizi de bu esaret altına almış olmasının yanlışlığı, batı felsefesine tebaiyetin sona erdiğinin vurgulanması çok önemli sonuçlardan birisidir.