Kelime tanımını bul

Güncel Türkçe Sözlük
evlatsız
  • sıfat Evladı olmayan
  • zarf Evlat olmadan
    "Kadınları dul, çocukları yetim, aileleri evlatsız bırakmadık." - Ç. Altan

"evlatsız" kelimesinin kullanım örnekleri.

MAZLUMDER Adana Şube Başkanı Mehmet Ali Önal, Kürkçüler Cezaevi girişinde yaptığı açıklamada, 28 Şubat'ın çocukları babasız ve anneleri evlatsız bıraktığını, sorunun bir an önce çözülmesi gerektiğini söyledi.

Kamuoyu çok iyi bilmektedir ki bu yol ve bu kavşak daha önce de çok canlar almış, kimilerini annesiz, kimilerini babasız kimilerini de evlatsız bırakmıştır.

Çocukları babasız, anneleri evlatsız bırakan bu sorunun hemen şimdi çözülmesi gerekmektedir.

Biz evlatsız yaşıyoruz, hüzünlü olsak da vatansız ve bayraksız olmuyor.

Emine Erdoğan, büyük bir üzüntüyle ifade ettiğinin altını çizerek, Suriye'de yüz binlerce çocuğun yetim, binlerce kadının evlatsız kaldığını söyledi.

Babasız kalmış oğullar, evlatsız kalmış analardan koca bir ordu, acısını sinesine göme göme koştu, acısız bir ülke düşünün peşinden.

Uykusuz geçen her günün, yetim kalan çocuklarımızın geleceğinin, evlatsız kalan anne babaların evlat hasretinin, kocasız kalan kadınların hesabını sormak istedik katillerin yüzlerine.

Bu dava yetim kalan yüzlerce çocuğun, evlatsız kalan yüzlerce anne ve babanın, kocasız kalan yüzlerce kadının ve yürekleri vicdan sahibi milyonlarca emekçinin davasıdır.

Çıkalım ki bir daha bu ülkede iş cinayeti işlenmesin çıkalım ki anne babalar evlatsız, evlatlar babasız kadınlar kocasız kalmasın.