"evrilmek" ne demek

"evrilmek" kelimesinin kullanım örnekleri.

Çatırdayan ekonomik düzenini geride bırakarak dünya için artık farklı ve yeni bir yapılanmaya evrilmek zamanıdır.

Dönüşen ve değişen dünya ekonomisinde artık kamu, özel sektör ve yerel yönetimler uyum içinde ortak bir vizyona ve bütüncül bir çalışma felsefesine doğru evrilmek zorundadır.

Ama bütün insan kaynağımızı tek çare olarak memuriyete yönlendirmek, girişimci bir ekonomiden memur bir ülkeye evrilmek sorunlarımızın çözümü değil.

Biz bu mesajların anlamını ve işlerin ne yöne evrilmek istendiğinin gayet iyi farkındayız.

Atalay, Ardahan siyaset tarzında her türlü baskı, şantaj, istismar ve manipülasyon gibi ucuz ve o oranda gayri meşru araç ve yöntemlerden arınarak yeni döneme gireceklerini beklerken, siyasetin ne yazık ki daha kötü kanallara saptırılmak, daha çirkin bir tarza evrilmek istendiğini ifade etti.

Ardahan siyaset tarzında her türlü baskı, şantaj, istismar ve manipülasyon gibi ucuz ve o oranda gayri meşru araç ve yöntemlerden arınarak yeni döneme gireceğimizi beklerken, siyasetin ne yazık ki daha kötü kanallara saptırılmak, daha çirkin bir tarza evrilmek istendiğini görüyoruz.

Biz bu mesajların anlamını, işlerin ne yöne evrilmek istendiğinin gayet iyi farkındayız.

Ekonomik düzenini geride bırakarak dünya için artık farklı ve yeni bir yapılanmaya evrilmek zamanıdır.

Şimdi bu sefer biz bu alanda, bunu eşit olmayla ilgili bir sürece evrilmek durumundayız.

Çünkü Sarkozy de yarı başkanlıktan başkanlığa doğru evrilmek istiyor, ama bizde başkanlık sisteminin frenleyici kurumları olmadığı için bu eğilim yasamanın da, yürütmenin de, cumhurbaşkanlığının da tek bir kişide toplanmasına neden oluyor.

İnsanlık tarihini etkileyen en büyük gelişmelerinden biri olan internetin yaygınlaşmasıyla müzik piyasası farklı alanlara evrilmek zorunda kaldı.