Güncel Türkçe Sözlük
fışkırmak
-
-den Gaz veya sıvılar bir yerden basınç etkisiyle
yukarıya doğru birdenbire ve hızla çıkmak
"Suya en başköşeyi ayırmalarının nedeni de iyi suyun, hemen hemen memleketimizin dört bucağından fışkırmasıdır." - S. Birsel
- Bitkiler toplu hâlde, gür olarak yetişmek
"Kaldırım taşları arasından fışkırmış otların bütün sokağı bürüyeceği muhakkak!" - Y. Z. Ortaç
- Bir şey bir yerde bol bol görülmek
"Ölümsüzlerden fışkıran ışık, karanlıkları bir anda dağıttı." - C. Meriç