Kelime tanımını bul

Güncel Türkçe Sözlük
fırça
  • isim Bir şeyin tozunu, kirini gidermekte veya bir şeye boya, cila sürmekte kullanılan, bir araya getirilerek bağlanmış kıl vb.nden yapılan araç
    "Yer yer kireç artıkları ve fırça çizgileri duruyor." - R. H. Karay
  • Resim yapma sanatı ve biçimi
  • Paylama
  • madencilik Çökmeyi engelleyen bağların oynamasını veya kaymasını önlemek için aralara yerleştirilen direk parçası
Veteriner Hekimliği Terimleri Sözlüğü
fırça

Laboratuvarda tüp ve diğer cam malzemelerin mekanik temizliği için kullanılan malzeme.

Metalbilim İşlem Terimleri Sözlüğü
fırça

Metal yüzeyleri fırçalama işinde kullanılan, sert kıl ya da çelik telden yapılmış araç.

Orta Öğretim Terimleri Kılavuzu
fırça

(fizik)

Gösterim Sanatları Terimleri Sözlüğü
fırça

Dekor boyamada kullanılan at kılından yapılmış araç.

Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
fırça

Topaç.

Vikipedi

"fırça" kelimesinin kullanım örnekleri.

Şahısların ikametlerinde yapılan aramalarda 5 adet tost makinası, 4 adet ütü, 11 adet blander, 2 adet ışıldak, 1 adet oto teybi, 1 adet şarjlı el süpürgesi, 1 adet kıyma makinesi, 3 adet saç düzleştiricisi, 1 adet oyun konsolu, 4 adet su ısıtıcısı, 3 adet saç düzleştirici fırça, 5 adet saç maşası, 1 adet ayaklı vantilatör, 1 adet benzinli ağaç hızarı, 54 adet değişik renk ve ebatta oyuncak araba, 2 adet şişme yatak, 4 adet çocuk kot pantolonu bulunarak muhafaza altına alındı.

Konuşmaların ardından Menderes Türel, Ahmet Güneştekin ve Sinan Demir, okulun boyasız kalan son kısımlarına fırça darbeleri vurdu.

Oymalı kısımlarda ise, temizlik tel bir fırça yardımıyla yapılır ve mobilya eski ciladan arındırılır.

Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesinde Araştırma Görevlisiyken resim yaptığı sırada elindeki fırça ile pet şişelere vurarak ritim yapan Zafer Baykal, yakaladığı ritmi damaca üzerinde denedi.

Emekli olan Muş, Osmaniye Mahallesi Dere Sokak başta olmak üzere birçok sokakta elinde aldığı fırça ve faraş ile temizlik yapıyor.

Büyükşehir Belediyesi tarafından oluşturulan ekip ile ibadethaneler önce vakumlu ve fırçalı kuru süpürge ile süpürülüyor, leke çıkarma makinesi ile de lekeli bölümler özel bir ilaç ve fırça yardımı ile temizleniyor.

Kentteki boş yüzeyler, Köylü'nün bazen haftalarca süren fırça darbeleriyle sanat eserine dönüşüyor.

PRO BRONZE FUSION serisi için özel olarak geliştirilen the PRO Bronze Fusion Kabuki Fırça, ürünün eşit şekilde cilde uygulanmasını ve doğal bir etki elde edilmesini sağlıyor.

Ancak o dönemlerde kolonyalı mendil bile zor kullanılırken fırça satmak gerçekten zordu.

İlçe genelindeki 319 caminin tamamını kapsayan temizlik çalışmaları kapsamında, camilerdeki halılar özel bir ekip tarafından fırça darbeli araçlarla 90 derecelik kaynar su ve köpüksüz deterjanla temizleniyor.

Camilerdeki halılar özel bir ekip tarafından fırça darbeli araçlarla 90 derecelik kaynar su ve köpüksüz deterjanla temizleniyor.

Fırça ucundaki ince kıllar ise son dokunuşları kolaylıkla yapmanıza yardımcı oluyor.

Şekerle cildi ovmak için, 2 çorba kaşığı hindistancevizi yağı ve 1 çay kaşığı kahverengi şeker ve balı iyice karıştırın ve bir fırça ile cildinizi ovun.

Pap smear testi, jinekolojik muayene esnasında bir fırça yardımıyla endoservikal kanaldan hücrelerin sürüntü şeklinde alınması işlemidir ve patolog tarafından mikroskop altında bu hücrelerin şüpheli olup olmadıkları değerlendirilir .