Güncel Türkçe Sözlük
ferahlatmak
-
-i Ferah duruma getirmek, rahatlatmak
"Pilot, türbülans beklemediklerini, yolun iyi geçeceğini açıklayarak içini ferahlattı." - S. Erez
"ferahlatmak" kelimesinin kullanım örnekleri.
Stresi azaltan, huzur veren, dinlendirici, havayı yumuşatan aromatik mumlar penceresiz yaşam alanlarını ferahlatmak için harika bir çözüm.
Havalar ısınır ısınmaz tatlı ihtiyacımızı karşılamak ve içimizi ferahlatmak için birbirinden lezzetli ve çeşitli milkshakeler içeriz.
Yeni imar yollarının yapımları ile kent içi trafik ağı ferahlatmak ve bölgede inşaat sektörüne de canlılık kazandırmak adına Kartepe Belediyesi ekipleri, çalışmalarını hummalı şekilde sürdürüyor.
Yeni imar yollarının yapımları ile kent içi trafik ağı ferahlatmak ve bölgede inşaat sektörüne de canlılık kazandırmak adına Kartepe Belediyesi ekipleri, çalışmalarını sürdürüyor.