Kelime tanımını bul

Güncel Türkçe Sözlük
gölgelemek
  • -i Gölgeli duruma getirmek
  • Resimde gölge oluşturmak
  • Bir kimsenin veya bir şeyin değerini azaltmak, sönüklük getirmek

"gölgelemek" kelimesinin kullanım örnekleri.

Böyle bir süreci gölgelemek, farklılaştırmak ayrımlarla her türlü krizi, kaosu davet etmek doğru bir şey değildir.

Gerçekleri çarpıtarak, daha farklı hikayeler işin içine koyarak gerçek kahramanlığı gölgelemek oldukça hatalı olur.

Tekataş, yaptığı yazılı açıklamada, son zamanlarda görevlendirme yapılan belediyelerin hizmetlerini gölgelemek amacıyla asılsız iddiaların ortaya atıldığına işaret etti.

Gerçek ötesi çağda, Zeytin Dalı Harekatını gölgelemek için geniş bir kampanya yürütüldüğünün farkındayım.

Özgür Suriye Ordusu'ndaki kardeşlerimize saldırarak, onları tahkir ederek, bu kahramanlara olmadık iftiralar atarak, Zeytin Dalı Harekatı'nın başarısını gölgelemek istediler.

Afrin'de aziz milletin ordusunun gösterdiği başarıyı gölgelemek için kurnazca 'Silahlı Kuvvetlerimizin Afrin'de son derece başarılı bir faaliyet gösteriyor, bunun hükümet ve AK Parti ile ne ilgisi var.

Milli iradeyi gölgelemek, demokrasiyi devre dışı bırakmak, hukuku çiğnemek suretiyle Türkiye, kutlu istikametinden saptırılmak istendi.