Kelime tanımını bul

Güncel Türkçe Sözlük
görebilmek
  • -i Görme ihtimali veya imkânı bulunmak
    "O gün bu şanlı fırka kumandanını görebilmek hepimiz için bir emeldi." - İ. A. Gövsa

"görebilmek" kelimesinin kullanım örnekleri.

Onun ahlakıyla ahlaklanmak, onun sabrıyla sabırlanmak, onun hoş görüsüyle görebilmek, onun tevekkülü ile tevekküllenmek, yani peygamberimize benzeyebilmek.

Recep Akdağ, ziyarette gazetecilere yaptığı açıklamada, vatandaşların hem ihtiyaçlarını görebilmek hem de onlarla buluşabilmek için Hınıs'a geldiklerini söyledi.

Dahası ilgilendikleri firmaları daha yakından görebilmek için onlara ziyarette bulunabiliyorlar.

Evlatların mürüvvetini görebilmek, eve dolu bir torbayla gidebilmek, konu komşuyla yarenlik edebilmek, akşamları eskimeyen bir keyifle çay demleyebilmek bayramdır.

Açık alanda yapılan kapanış seremonisinde konuşmak yapmak üzere Sayın Başkan ana sahneye gittiğinde, gençler onu görebilmek ve dinleyebilmek için sahneye doğru koşmaya başladı.

Teorik olarak gördükleri deniz taşımacılığının pratikte nasıl yürütüldüğünü görebilmek amaçlı düzenlenen gezi ile Lojistik bölümü öğrencileri hem liman işletmeciliği kavramını hem de işleyiş aşamalarının nasıl yürütüldüğünü, kullanılan belgeleri ve ilgili elleçleme ekipmanlarını yerinde gördü.

Bu yağ dokusunu aslında vücudun kendi kendini onarıp, tamir etmesini, gençleşmesini sağlayan bir gençlik pınarı olarak görebilmek mümkün.

Hukuk Dairesi, boşanma davası nedeniyle evden uzaklaşma cezası alan kişinin, eşinde kalan doberman cinsi 4 köpeğini belirli günlerde görebilmek için açtığı davada yerel mahkemenin verdiği ret kararına ilişkin yaptığı başvuruyu usul yönünden kabul etmedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı görebilmek için gün boyunca televizyonunu açık bırakan Fatma nine, ekranı büyük bir dikkatle takip ediyor.

Engelliler hayatın her alanında var olduğu gibi, iş dünyasında da farklı meslek kollarında engellileri görebilmek mümkündür.

Diski net olarak görebilmek için bazen diskin arkasındaki kemik olan laminanın küçük bir parçasını almak gerekebilir.

Yüzlerce vatandaş, hayranı oldukları oyuncuları yakından görebilmek isterken kısa süreli izdihama yol açtı.

Boşanma davası nedeniyle evden uzaklaştırma cezası alan adamın, eşinde kalan doberman cinsi 4 köpeğini belirli günlerde görebilmek için açtığı davada yerel mahkemenin verdiği ret kararına ilişkin yaptığı başvuru, istinaf mahkemesi usul yönünden kabul edilmedi.

Ama Antalya'da bu kadar ileri bir teknolojinin olduğunu görebilmek için buraya gelmek gerekiyormuş.

İletişimi arttırmak,Gerçek sorunu görebilmek için mesafe alabilmek,Daha önce işe yarayan yöntemlerin neden işlevini kaybettiğini ve bu yöntemlerin altındaki dinamikleri anlamak ve aynı hataları yapmayı engellemek,Aynı problemleri yeni ve denenmemiş metotlarla çözüm olasılıklarını yüreklendirmek, Çatışmayı ortadan kaldırmak yerine çatışmayı yönetmeyi öğrenmek ve çiftlerin bir birlerine yansıttıkları sinir, öfke, gücenme ve benzeri duyguların yükünü sağlıklı mekanizmalarla boşaltmak,İlişki devam ettiği sürede kendimizde ve partnerimizde nelerin değiştiğini keşfetmek,İlişkiye mizah ve eğlence katmak,Bu ilişkinin hayatlarına olumlu, olumsuz neler kattığının farkına varmak ve bu ilişkiyi ne kadar istediklerine karar vermelerine yardımcı olmak,Ayrılmanın her iki taraf için daha iyi olduğuna karar verilirse, ayrılma sürecinin daha sağlıklı ve daha az sarsıcı olmasını sağlamak, İlişki tıpkı bir buzdağı gibidir.