"gövdeli" ne demek

"gövdeli" kelimesinin kullanım örnekleri.

Ayrıca iniş ve kalkışlarda açısal olarak sıkıntı yaşandığından uçuşların istikametinin döndürülebilirliği ölçülmelidir, bu sağlanabilirse çok daha az maliyetle büyük gövdeli uçaklar piste inebilecek hale gelecektir.

Dünyanın en büyük gövdeli uçakları havalimanımıza iniş yapabilecek durumda.

Biz kepir bozkırın, pişmiş toprakların çocuklarıyız, ürünlerimiz de o ölçüde gövdeli ve güçlü.

Türk Hava Yolları, filosundaki 30'u aşkın 777 ile Avrupa ve Ortadoğu'nun en büyük 10 geniş gövdeli jet operatörleri arasında yer alıyor.

Dikey tarım kullanılarak domates, patates, yeşil soğan, havuç, patlıcan, salatalık, kabak, bezelye, fasulye, ıspanak, marul, roka, maydanoz, biber, brokoli, mısır, buğday, karpuz, kavun, çilek ve benzeri tüm otsu gövdeli bitkiler kolaylıkla yetiştirilebiliyor.

Bu zararlı özellikle ağaçların kısa gövdeli ağaçların yapraklarında yumurta kümeleri halinde bulunmakta ve bu yumurta kümelerinden çıkan larvalar belli bir zaman dilimi içerisinde bütün ağaca ipeksi bir ağla yayılmak suretiyle ağaçtaki yaprakların yere kurutmaktan önce dal kurutmalarına daha sonrada yoğun bir şekilde bu zararlının ağaca verdiği tahribat neticesinde bazen belirli yerlerde ağaçlarda da kurumalar görülmektedir.

Buradaki sütunların kare kaideli sekizgen gövdeli ve baklava dilimli başlıkları vardır.

Kare tabanı üzerinde gövdesi çokgen prizma olarak başlayan, yuvarlak gövdeli olarak devam eden minare, tek şerefe ve konik bir külahla tamamlanıyor.

Sarı renkli bulgur üretebilmek için buğdaya uzun süreli ve yüksek nem verilerek, parça kanatlı silindirik gövdeli makinelerde tanelerin birbirine sürttürülmesi sureti ile ikinci bir ısıl işleme tabi tutuluyor.

Bu arada henüz ağaç dikme zamanının geçmemesi sebebiyle bahçelerine manolya, yapraksız manolya, lavanta, mor salkım, hanımeli gibi çiçek açan gövdeli ağaç ve çiçeklerden dikmek isteyenlerde 50 ile 150 arasında rakamları gözden çıkartıyorlar.

Ö 2400 yıllarında en önemli yazı maddesi olarak papirüsün ortaya çıktığını ve papirüsün Nil nehri kıyılarında yetişen, yapraksız üçgen gövdeli kamıştan yapılmış olup, çok uzun yıllar süresince de kitapların bu yazı maddesi üzerinde yazıldığını anlattı.