Kelime tanımını bul

Güncel Türkçe Sözlük
gümrah
  • sıfat Aşırı derecede büyümüş
    "Uzun zamandır ıssız, bakımsız kaldığı için o gümrah yeşillikler bölgesinde yılanlar türediği biliniyordu." - R. E. Ünaydın
  • Deli dolu, gür akan (su)
  • Yüksek, kuvvetli (ses)
  • Uzun, sık ve dalgalı (saç)

"gümrah" kelimesinin kullanım örnekleri.

Burdur Devlet Hastanesi ortopedi ve travmatoloji uzmanı Gümrah Demir, AA muhabirine yaptığı açıklamada, hastanın acil servise sol kalçasında şiddetli ağrı, yürüyememe şikayetiyle başvurduğunu belirterek, yaptıkları kontrollerde uyluk kemiğinin üst tarafında parçalı kırık tespit ettiklerini belirtti.

Daha sonra öğrenciler adına bir konuşma yapan sosyoloji bölümü birinci sınıf öğrencisi Gümrah Özhekti, duygu ve düşüncelerini paylaşmasının ardından, kürsüye çıkan Rektörü Yardımcısı Prof.

Hasan Kemal Suher ve İDA İletişim Şirketleri Derneği Başkanı Ergün Gümrah tarafından atıldı.

Işığı birbirini kesmeyen evlerin arasında Ege'nin gümrah ağaçlarının rayihalarını duyarak.