Güncel Türkçe Sözlük
-
-i, -e, -den Geçirme işini yaptırmak
"Kaçarsa peşine düşerek ona korkulu dakikalar geçirtiyordu." - Y. N. Nayır
"geçirtmek" kelimesinin kullanım örnekleri.
Etkinlik öncesinde bir açıklamada bulunan Öztürk, amaçlarının öğlencilere ve ailelerine güzel bir sömestr tatili geçirtmek olduğunu belirtti.
Basketbolu bu kadar seven ve değer veren insanlara karşı elimizden geleni en iyi şekilde yapıp onlara keyifli, güzel bir sezon geçirtmek istiyoruz.
Belediye Başkan Vekili Ceyhun Dilşad Taşkın, burada yaptığı açıklamada, yaz ayının son günlerinde Siirtlilere keyifli dakikalar geçirtmek istediklerini belirterek, 2 gün süren programa katılan tüm vatandaşlara teşekkür etti.
Yarıyıl tatilinde çocuklarına yararlı vakit geçirtmek isteyenlerin arayışı sürüyor.
Albay Paşaoğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, çocuklara mutlu bir gün geçirtmek amacıyla program düzenlediklerini söyledi.
Önümüzdeki süreçte ayda 3 konser vererek tarihle müziği bir araya getirip müze ziyaretçilerine güzel dakikalar geçirtmek istiyoruz.
O vatandaşlarımızın hizmetinde olmak, onlara hoşça vakit geçirtmek bizim görevlerimizdendir.
Çocuklarımıza Ramazan ayını sevdirmek ve onlara güzel vakit geçirtmek için Ramazan ayı boyunca çeşitli sahne şovları, çocuk oyunları, geleneksel Türk tiyatrosunun çeşitli örneklerini sunuyoruz.