Güncel Türkçe Sözlük
genişlemek
-
nsz Geniş duruma gelmek, büyümek
"Teleskopların kuvveti arttıkça bilinen gök cisimlerinin sayısı ve kâinatın hacmi de genişlemiştir." - M. Kaplan
- Bollaşmak
- Rahat bir duruma gelmek, açılmak, ferahlamak
"Ahali dar parmaklıklardan kurtulur kurtulmaz yelpaze gibi açılıp genişleyerek dağılıyorlardı." - P. Safa
- Yaygın duruma gelmek
"Ünü, ölümünden sonra daha da genişlemişti."
"genişlemek" kelimesinin kullanım örnekleri.
Yeni pazarlar elde etmek ve var olan pazarlarda genişlemek için yeterli donanıma sahip olmanın önemini bir kez daha hatırlatmak istiyoruz.
Özellikle hücum geçişlerinde bize top geçtiğinde daha genişlemek ve dikine hızlanma konusunda ciddi sıkıntılarımız var.
Seçim bölgesi, Gülenciler tarafından genişlemek üzere hedeflenen Lancaster ilçesini kapsıyordu.
Sizlerin gerek çalışma şartlarını iyileştirmek gerekse de sosyal haklarını genişlemek amacıyla birçok çalışma yaptık.
İlçemizin potansiyelinin ortaya çıkarılması amacıyla çeşitli çalışmalar yapılmış olup bu amaçla ulaşım, sosyal, kültürel ve turistik altyapısını genişlemek adına çeşitli yatırımlar yapılmıştı.