"giyme" ne demek

"giyme" kelimesinin kullanım örnekleri.

Ağrılarının olduğunu söyleyenler eğer bacakları yükseğe kaldırma, hareket ettirme, basınçlı çorap giyme gibi basit önlemlerle bu yakınmalarını hafifletemiyorlar ise, daha ciddi bir sağlık sorunu ile karşı karşıya olduklarını düşünebilirler.

Vali Erol Ayyıldız'ın da katıldığı programda, üniversiteyi dereceyle kazanan öğrencilere hediyeler verildi ve akademik ünvan alan öğretim üyeleri için biniş giyme töreni yapıldı.

Törenlerde Beslenme ve Diyetetik Bölümü beyaz önlük giyme töreni de düzenlendi.

Fındık, iş kadınlarının etek giyme alışkanlıklarından dolayı orantısız, eğri ve çarpık bacaklarını düzelttirmek için bacak estetiğini daha fazla tercih ettiklerini vurguladı.

Test sonuçlarına bağlı olarak aileleriyle buluşmalarına izin verilecek çocukların ancak iki metre mesafeden aileleriyle hasret giderebileceği ve evebeynlerin koruyucu giyisi giyme şartı ile çocuklarıyla görüştürüleceği belirtildi.

KBÜ Diş Hekimliği Fakültesi öğrencileri için 15 Temmuz Şehitler Konferans Salonunda beyaz önlük giyme töreni düzenlendi.

İtalyan basınına göre Corvino, Alman futbolcunun tekrar mor menekşeli formayı giyme ihtimalini sıfırladı.

Prosinecki, takımının önemli oyuncuları Edin Dzeko ve Miralem Pjanic'in yarın forma giyme ihtimalinin olduğunu sözlerine ekledi.

Kimsenin takım elbise mokasen ayakkabı, abiye giyme zorunluluğu, saç yaptırma derdi yok.

Kimsenin takım elbise giyme zorunluluğu yok, mokasen ayakkabı, abiye, saç yaptırma derdi yok.

Ama yine söylüyorum, bu kadro içerisinde eğer 11'de oynatma noktasında Tony'i, Olcay'ı zorluyorsam, Yusuf benim için değişilmez deyip bir kaç maç benim 11 oyuncum olup ekstra görev beklemişsem diğer oyuncularımın da görev alma, ekstra forma giyme ve Trabzonspor'a katkı sunma şansı vardır.