Kelime tanımını bul

Güncel Türkçe Sözlük
giymek
  • nsz Örtünüp korunmak için bir şeyi vücuduna geçirmek
    "Kapalı çarşı zevkine göre alafranga sayılabilecek bir entari giymişti." - O. V. Kanık
  • Ağır söz veya hakareti, küçültücü davranışı ses çıkarmadan dinlemek
    "Biri ağzına geleni söyledi, öbürü de güzelce giydi."
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
giymek

bk. geymek

"giymek" kelimesinin kullanım örnekleri.

Rahat kesimli, ortopedik tabanlı, iç astarlı ayakkabı ve yumuşak sıkmayan çorap giymek ayakları her gün yıkayıp, herhangi bir yara ya da renk değişikliği var mı diye kontrol etmek gerekir.

Hamileliğin ilerleyen haftalarında eğilip ayakkabı giymek zor olacağından bağsız ayakkabılar tercih edilmelidir.

Okan Kocuk, Bursaspor'da kendisini tamamen kanıtladıktan sonra A Milli Takım'ın da kalesini devralmak istediğini sonraki hedefinin ise Avrupa'da bir takımda forma giymek olduğunu sözlerine ekledi.

Bu aslında iyi tutulan bir sır fakat elbise giymek çok daha kolaydır çünkü kıyafetlerinizi eşleştirmek zorunda kalmazsınız.

Kot pantolon giymek isteyip de rahatlığından ödün vermek istemeyenler için jean görünümlü flanel kumaştan pantolonlar üretildi.

Sosyal medya kullanıcıları, gerçekten yeni ayakkabı almaya gücü yetmediği için parçalanana kadar eski ayakkabılarını giymek zorunda kalan insanlara karşı gaddarlık olduğunu savundu.

Halluks valgusun bilinen en sık sebebinin dar burunlu ayakkabı giymek olduğunu söyleyen Dr.

Halluks valgusta ise dar, sivri burunlu ve yüksek topuklu ayakkabı giymek yüzünden zaman içinde, ayak başparmağı dışa doğru dönerken, birinci tarak kemiği de içe doğru dönüyor.

Genel Kurul salonunda yer alan milletvekilleri, bakanlar, Türkiye Büyük Millet Meclisi Teşkilatı memurları ve diğer kamu personeli ceket giymek ve kıravat takmak zorundadırlar.

Sikke giymek, Mevlevilik'te başlı başına bir liyakat, hak ve mazhariyet anlamına geliyor.

Tom Ford defilesinde geniş omuzlu ceketlerle ve saç bantlarıyla eşleştirilen bu taytları yine gümüş rengi ayakkabılarla birlikte giymek serbest.

Eğer geniş omuzlu üstlerle dar pantolon ya da etek giymek istemiyorsanız, bel oyuntunuza kemer takarak kum saati formu yaratabilir ve yine denge yakalayabilirsiniz.

Pardösüsüz olunmaz diyen din hocaları sonra, kadınlar pardösü giymek zorunda değil diyordu.