Güncel Türkçe Sözlük
-
zarf Hafif olarak, hafif bir biçimde, belli belirsiz
"Esmer yüzünün hafifçe kızardığını, gözlerinin garip bir ışıkla yanmaya başladığını görüyoruz." - E. M. Karakurt
"hafifçe" kelimesinin kullanım örnekleri.
Bacaklarınız hafifçe bükülü olabilirken, kaburganız uyluklarınızın üzerine yaslanmalıdır.
Etkinleştirildikten sonra, ana düğmeye üç kez hafifçe dokunarak veya alt köşelerden diyagonal olarak yukarı doğru kaydırarak kullanabilirsiniz.
Derin bir tepside ince kıyılmış soğanlar, ezilmiş sarımsak, salçalar ve tuz hafifçe yoğurulur.
Hafifçe eğimli bilek desteği, hem klavyenin çıplak kalmasını engelliyor hem de size rahat bir kullanım sunuyor.
Gebelikte bebeğin eşi veya tıbbi tabiri ile plasenta, normalde rahim iç duvarına hafifçe yapışıktır ve vajinal doğum sonrasında kendiliğinden 30 dakika içinde kendiliğinden ayrılır veya sezaryen sırasında doktor tarafından kolayca ayrılabilir.
Durma süresinin 3 saniyeden uzun olduğu durumlarda ise sürücü direksiyondaki devreye alma tuşuna veya hafifçe gaz pedalına basarak otomobili hareket ettirebiliyor.
Diş etlerini hafifçe uyuşturmak için doktor önerisiyle verilen diş jellerinden beslenme önceleri diş etlerine sürün.
Böylesi bir imbik güzel bir oyuncak, eğlenerek yeryüzüne karşı hafifçe gerinmek için.
Yerde sürünen çocuğa hızla vuran kadın oğlu çocuğa doğru oldukça isteksizce de olsa hafifçe vurana kadar durmadı.
Hemen ardından özel şampuanlı elinizle aynı şekilde hafifçe bastırılarak ve asla sürtme hareketi yapmadan bol miktarda ve hafif köpürünce ye kadar sürünüz ve beklemeden ılık su ile durulayınız.
Yumuşak bir havlu ile saçlarınıza hafifçe bastırarak ve sürtme hareketi yapmadan saçlarınızı kurulayabilirsiniz.