"harcatmak" ne demek

"harcatmak" kelimesinin kullanım örnekleri.

Türkiye'ye zarar veren her şeyi korumak ve kollamak Türkiye'yi bu zarar verici şeylerle daha çok meşgul ederek enerjisini oraya harcatmak.

Görüyorsunuz ateş çemberi içerisine almak istiyorlar, kendi enerjimizi kendi içimizde harcatmak istiyorlar.

Ama birileri, özellikle enerjimizi boşa harcatmak adına her türlü kirli senaryoları maalesef ülkemiz üzerinde oynamaya çalışıyorlar.

Hedef bu sayıyı 10 milyona çıkarmak ama asıl mesele çoğu günübirlik gelen ziyaretçileri kentte konaklatabilmek ve para harcatmak.

Telefonumuza her gün onlarca mail geliyor cazip fırsatları sunmak ve olmayan paralarımızı harcatmak üzere.

Bakan İsmet Yılmaz, Türkiye'nin gücünün başkalarını rahatsız ettiğini vurgulayarak, Türkiye'yi kendi problemleriyle uğraşır hale getirmek ve enerjisini boşa harcatmak için yedi düvelin iş birliği yaptığını kaydetti.