Kelime tanımını bul

Güncel Türkçe Sözlük
haz
  • isim Hoşa giden duygulanma, hoşlanma, zevk
    "Dört sene evvel kaybettiği karısı Emine Hanım'ın vefatıyla bütün sevgisini, ümidini, hazzını, şefkatini oğluna vermişti." - A. H. Çelebi
  • felsefe Bir şeyden duyusal veya manevi sevinç duyma
  • müzik Ezgi
  • ruh bilimi Sürdürülmesi istenen ılımlı ve doygunluk veren coşku
    "Ömrünün en öfkeli veya buhranlı anlarında bile yaşamak hazzının parıltısı gözlerinden eksik olmazdı." - A. Ş. Hisar
Felsefe Terimleri Sözlüğü
haz
  1. Duygunun, içinde bulunduğu durum bakımından temel niteliklerinden biri; acının karşıtı olarak hoşlanma, tad alma.

  2. İstek duyulan bir şeyi elde etmeden doğan hoşnutluk duygusu.

  3. Bir şeyden duyusal ya da tinsel sevinç duyma, bk. hazcılık

Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
haz

Borç, ödünç.

"haz" kelimesinin kullanım örnekleri.

Böylece beyince haz alma duygusu ve cinsel arzulama duygusunu artırarak etki göstermektedir.

Karşımızda, kan dökmekten haz alan, kadın ve çocuk öldürmekten haz alan, aşağılık bir zihniyet var.

Genelde ergenlik çağında merakla başlanılma oranı fazla olsa da haz rahatlama ve keyif için kullananların sayısı da fazladır.

Yani cinsellik, rahatlamış ve gevşemiş bir halde, sevişmenin ve dokunmanın verdiği hazza odaklanarak, haz alıp haz verebilme, ruhu ve bedeni paylaşabilme, ne olursa olsun bir şekilde boşalabilme bilim ve sanatıdır.

Efe, cazgırlık yapmanın güzel bir duygu olduğuna dikkati çekerek, bunu haz alarak yaptığını dile getirdi.

Bu dönüşmede kavramlar haz ya da elem doğrultusunda duygu yükü ve bedel aşamaları ile değer kazanır.

Gelenek göreneklerimizi yeni nesillere aktarmak, kültür zenginliğimizi çeşitlilik içerisinde insanlara sunmak, manevi değerlerimizin merkeziyetçi rolü doğrultusunda, meşrebinde Erzurum ve Erzurumluluk bilincine yeni bir ruh, yeni bir heyecan katmak her zaman bize haz vermiştir.

Bir feryat, figan ya da kişilerin mağduriyeti bizi içten içe çok etkilediğinden her şeyi göze alıp, bütün riskleri göze alıp, o insanı zor durumdan kurtarmak bize büyük bir mutluluk ve haz veriyor.

Sadece kendi çıkarını düşünen, sürekli haz peşinde koşan, hedonist bir nesil için ellerindeki tüm araçları kullanıyorlar.

Tiyatroda, romanda ve bazen de sinemada gördüğümde hoşuma giden, dengesi iyi tutturulduğunda tarifi zor bir haz aldığımı kabul etmek zorunda kaldığım bir şeyi, kendi yöntemlerimle deneyimlemek ve sınırlarını kurcalamak konusunda duyduğum karşı konulmaz bir meraktı da benim için bu.

Yaşını başını almış, torun sahibi bir hanımken, ağabeyi yaşındaki bir siyaset ustasını kavgaya davet edecek kadar nadan ve cahil olduğunu sık sık göstermekten ince bir haz duymaktadır.

Yaşını başını almış, torun tosun sahibi bir hanımken, ağabeyi yaşındaki bir siyaset ustasını çocukça kavgaya davet edecek kadar nadan ve cahil olduğunu sık sık göstermekten ince bir haz duymaktadır.