Güncel Türkçe Sözlük
iç
-
isim Herhangi bir durumun, cismin veya alanın
sınırları arasında bulunan bir yer, dâhil, dış karşıtı
"Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir." - Ç. Altan
- Oyuk şeylerin boşluğu
- Cisimlerin yüzeyleri arasında kalan her nokta
"Tahtanın içi çürümüş." - Nesnelerin veya kimselerin arasında bulunan nesne veya
kimse, ara
- Ten ile dış giysiler arası
"Boynumda kalın yün atkı, içimde çift kat fanila, gene de titriyorum." - E. Bener
- Kabuğu olan veya dışı kabuk durumunda bulunan yiyeceklerde
kabuğun sardığı bölüm
"Ekmek içi. Ceviz içi." - Pirinç, soğan ve baharatla hazırlanan, dolmalarda kullanılan
karışım
- Mide, bağırsak, karın
"İçi bulanmak. İçi sürmek." - Akıl, gönül, irade gibi insanın manevi varlığını oluşturan
şeylerden herhangi biri
"İçimizdeki sevinçleri, kederleri paylaşacak insan nerede?" - S. F. Abasıyanık
- 10. Bir ülke, şehir, topluluk vb.nde olan veya yapılan
"Yurt içi ulaşım. Şehir içi haberleşme. Aile içi ilişkiler." - 11. Değişik yemeklerde kullanılmak üzere et ile sebzelerin ince
kıyımının karıştırılması ve yoğrulmasıyla meydana getirilen
karışım
- 12. sıfat Somut kavramlarda iki veya ikiden çok şeyde
merkeze daha yakın olan
"İç kapının perdesi yanlara doğru açıldı." - P. Safa
- 13. sıfat İnsanın manevi varlığıyla ilgili olan
"İç dünyamız." - 14. Muhteva
Sinema ve Televizyon Terimleri Sözlüğü
iç
Sinema/TV.
Kapalı yerlerde geçen görünçlükleri içine alan çekim.
İşlikte, kapalı yerlerde çevrilmiş çekim. Dış'ın karşıtı.
Orta Öğretim Terimleri Kılavuzu
iç
(matematik)
Tarama Sözlüğü
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
iç
İç.