"ilerleyebilmek" ne demek

"ilerleyebilmek" kelimesinin kullanım örnekleri.

İleriye daha sağlam ilerleyebilmek için bunun bizim için güzel bir hedef olduğunu düşüyorum.

Bazı sürücüler yolda ilerleyebilmek için tekerleklerine zincir takarken, bazıları da kar nedeniyle direksiyon hakimiyetini kaybederek kaydı.

Tayland deniz komandolarının yanı sıra İngiltere'den ve ABD ordusundan dalgıçların eşlik ettiği arama ekipleri suyla dolan mağara galerilerinde ilerleyebilmek için sütunları matkaplarla delerek tavanlarda nefes boşluğu açmaya çalıştı.

Çocukların, oyunda ilerleyebilmek için, derste öğrenilen konulardan hazırlanan soruları doğru cevaplaması gerekiyor.

Halkapınar yönünden Üçkuyular yönüne giden tramvay sürücüsünün de Ali Çetinkaya Bulvarı ile Şair Eşref Bulvarı kesişiminde ilerleyebilmek için sürücülerden yol istediği görüldü.

İlerleyemediği için yol kenarına park eden araç sürücüleri ilerleyebilmek için çareyi zincir sarmakta buldu.

Karayolları ekipleri ve polis ekipleri yolun ulaşıma açılabilmesi için yoğun çaba sarf ederken, bazı sürücüler yolda ilerleyebilmek için tekerleklerine zincir takarken, bazı sürücüler ise kayhan yolda direksiyon hakimiyetini kaybederek, kaza yaptıkları görüldü.

Muasır medeniyet seviyesinde ilerleyebilmek için daha çok okuyan, daha çok düşünen bir nesle ihtiyacımız var.

Başarımı devam ettirebilmek ve istikrarlı bir şekilde ilerleyebilmek benim için mutluluk verici.