Kelime tanımını bul

Güncel Türkçe Sözlük
imtiyaz
  • isim Başkalarına tanınmayan özel, kişisel hak veya şart, ayrıcalık
    "Hem bu sayede sen artık yüzüme bakmak imtiyazını kazanan biricik erkeksin." - N. Hikmet
  • hukuk Fabrika kurmak, maden işletmek vb. için bir kişi veya kuruluşa devlet tarafından verilen özel izin
  • tarih Gedik
İktisat Terimleri Sözlüğü
imtiyaz

bk. ayrıcalık

"imtiyaz" kelimesinin kullanım örnekleri.

İBB Abdülezel Paşa Okulu kütüphanesinde düzenlenen törene Silivri Kaymakamı Ali Partal, Silivri Cumhuriyet Başsavcısı Hüseyin Gümüş, Silivri Belediye Başkan Yardımcısı Bora Balcıoğlu, Silivri Milli Eğitim Müdürü Ahmet Ay, Silivri Haber Ajansı İmtiyaz sahibi Yusuf Eker, Silivri Haber Ajansı Koordinatörü ve proje sorumlusu Chenay Kobak, okul müdürleri ve Milli Eğitim Müdürlüğü yöneticileri katıldı.

Ziyarete Kalehaber gazetesi İmtiyaz sahibi ve Kırıkkale Medya Gazeteciler cemiyeti Başkanı Ercihan Çakmak, Yenigün gazetesi imtiyaz sahibi Adem Yılmaz, Tercüman gazetesi İmtiyaz sahibi Harun Yüksel, Haberkale sitesi sahibi Murat Tanır, AA Bahşılı muhabiri Ahmet Yaman, DHA Kırıkkale temsilcisi Erhan Göğem, Türkiye gazetesi Kırıkkale Temsilcisi Gültekin Yiğit, Kanal Siyaset imtiyaz sahibi İbrahim Yaman, Mavi Dünya İmtiyaz sahibi Hakan Gökkaya, Radyo 71, Radyo Güneş, Anadolu FM, tv 71 temsilcileri katıldı.

Ordu Hürses gazetesinde pasta kesilerek kutlanan yıl dönümüne İmtiyaz Sahibi Murat Hekim, Hürses Gazetesi Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Güfer Aktaş Hekim, Sistem Yönetimi Dilek Durmaz, muhabirler Sercan Yayla, Soner Özdemir ve gazetenin yazarları katıldı.

Derginin imtiyaz sahibi Alper Tuna ise konuşmasında Gümüşhanelilerin hayatın tek alanında tek maddelik bir gündemle toplanabileceklerini, bunun gönül gündemi olduğunu ve o tek maddenin de Gümüşhane olduğunu belirterek, davetlerine icap eden herkese teşekkür etti.

Neyi sattığımızı bilelim Karayolu, köprü geçiş haklarının, milli piyango, spor toto, iddaa gibi halka kumar oynatan işletmelerin satışı imtiyaz ve iltizam olarak adlandırılır.

Tanzimat döneminde Abdülmecit, Abdülaziz, Abdülhamit II, bütçe açığını kapatmak arayışında bolca imtiyaz ve iltizam dağıttı.

Bu yazıda sadece ve sadece özelleştirme adı altında tekel haklarının devletten özel sektöre devri ile imtiyaz ve iltizam haklarının dağıtılmasının sakıncalarının anlatılmasına çalışılmaktadır.

Bunun yanında da özelleştirme ihaleleri veya başka yollarla yabancı sermayeye tekel, imtiyaz ve iltizam haklarının satılması halinde, bunların geri alınmasının güç hatta imkansız olduğu hatırlatılmak istenmektedir.

İmtiyaz, iltizam ve dışarıdan borçlanma yöntemleriyle modernleşme ve kamu finansmanı sorunlarını çözdüğünü sanan Osmanlı Devleti sonunda hem siyaseten batmış hem de iktisaden de geri kalmıştır.

Bu avans, kardan imtiyazlı paylara imtiyaz dikkate alınarak verilecek.

Bir kelimeyle tesadüfün başlarına bir ikbal tacı veya imtiyaz miğferi oturttuğu şuursuz ve mesuliyetsiz herifler.