"imzalatmak" ne demek

"imzalatmak" kelimesinin kullanım örnekleri.

Çevresine borcu olan ve ödemekte zorluk çeken insanların çaresizliğinden faydalanarak komisyon adı altında faiz karşılığı para vererek senet imzalatan, senetleri ödeyemeyen mağdurlara başka senetler de imzalatmak suretiyle tefecilik yapan O.

Burada müdahale eden polisin olay tutanağını getirerek imzalatmak istemesi üzerine tutanağı inceleyen E.

Ekipler, senet imzalatmak için tehdit ve cebir uygulayan şüphelilerin belirlenmesi için teknik ve fiziki takip çalışması başlattı.

Zorla senet imzalatmak için darp edilen bazı iş adamlarının savcılığa yaptığı suç duyurusuyla harekete geçen İstanbul Emniyeti Müdürlüğü ekipleri, senet imzalatmak için tehdit edip, cebir uygulayan çete üyelerinin belirlenmesi için çalışma yaptı.

Zorla senet imzalatılmak için darp edilen bazı iş adamlarının 7 ay önce savcılığa yaptığı suç duyurusuyla harekete geçen İstanbul Emniyeti Müdürlüğü Organize Suçlarla Mücadele ekipleri, senet imzalatmak için tehdit ve cebir uygulayan çete üyelerinin belirlenmesi için teknik ve fiziki takip çalışması yaptı.

Kesal için yüzlerce seveni kitabını imzalatmak ve hatıra fotoğrafı çekilebilmek için uzun kuyruklarda dakikalarca sıra bekledi.