Güncel Türkçe Sözlük
-
sıfat İnanılması çok güç veya imkânsız olan
"Dile kolaydı; o yandan bu yana hayatı monotonlaşmış, yirmi yılı inanılmaz bir sakinlik içinde geçirmişti." - O. Aysu
- Az rastlanan, olağanüstü
"Pencereden ancak birkaç metre yüksekte olduğu hâlde manzara inanılmaz derecede değişiyordu." - R. N. Güntekin
"inanılmaz" kelimesinin kullanım örnekleri.
Bunun öncesinde de yazdığım başka kitaplar vardı ama onların ana konusu daha çok ailevi ilişkiler üzerineydi ve gerilim türünde değildiler, ama ‘Kapalı Kapılar Ardında’ yayımlandıktan hemen sonra herkes bunun inanılmaz bir psikolojik gerilim kitabı olduğunu söyledi.
Ancak bu süreçte karşı taraftan inanılmaz engelleme, karalama, provokasyon ve ajitasyon görmekteyiz.
O alanda bile henüz mağaranın fosil kısmında damla taşlar, akma taşlar, perde sarkıtlar, normal sarkıtlar, dikitler, sütunlar, mağara incileri ve damla taş havuzları gibi inanılmaz çeşitlikte oluşumlar gördük.
Haliyle bu büyük erkekler kulübünde, ister bıyıklı, ister alabros tıraşlı olsun, herkes birbirine inanılmaz benziyor.
İddianamede, "Örgüt liderinin hitabet yeteneğinden, mevcut bilgisinden ve o bilgiyi anlatış biçiminden kaynaklanan örgüt ona inanılmaz bir bağlılığı vardır ve bu bağlılıktan dolayı onun her söylediği, her anlattığı kutsaldır.
Yahudi bir anneden dünyaya gelen, Anti-Amerikan ve Antisemitik olmakla suçlanan, uzun yıllar kanun kaçağı olarak yaşayan Fischer'in oyunlarında kullandığı taktikler ve hamleleri, inanılmaz galibiyetleri, "Fischer Humması" biçiminde adlandırılır.
Primavera Sound’un kadınlara yönelik pozitif ayrımcı tavrını anlıyorum ama şunu anlamıyorum: Müzik dünyasında inanılmaz derecede çok dinlenen, büyük bir kitlesi olan, konserleri yok satan ancak kadın olduğu için festivallerde bir türlü erkek sanatçılardan dolayı kendisine assolistlik verilmeyen ve mağdur edilen bir sanatçı var mı?
Ondan sonra inanılmaz pozisyonları beceriksizce maalesef gole çeviremedik ama hemen imdada yetişiyorlar böyle maçlarda.
İslamın dördüncü yüzyılında Akdeniz havzasında boylam derecelerinde inanılmaz doğrulara ulaşıldı.
Öyle ki ülkede her yıl düzenlenen Miss Bum Bum yarışmasını kazanmak için kadınlar inanılmaz yöntemlere başvuruyor.
O cesaretlenme balon gibi büyüyor, emtia fiyatları yükseltiyor, inanılmaz boyuta geliyor, ondan sonra da balon patlıyor.
Sporcular, rampaların yanı sıra kaya, taş havuzu, lastik havuzu, kütükler, odun havuzu gibi zorlu engellere karşı, güç ve dayanaklılık sınavı vererek, inanılmaz bir mücadele ortaya koyacak.
Tozlu parkurda, taş, lastik, derin çukurlar, kütükler, odun parçaları gibi zorlu engellere karşı, sürücülük becerisinin yanı sıra güç ve dayanaklılık sınavı veren sporcular, inanılmaz bir mücadele ortaya koydu.
Bu tatlı çok küçük porsiyonlarda bile inanılmaz doyurucu bir tat bırakır.
Anne Funda Egeç de oğlunun baştan çok kötü durumda olduğunu, buraya geldikten sonra inanılmaz değiştiğini, çok memnun olduğunu söyledi.