Güncel Türkçe Sözlük
-
isim İnandırmak işi
Yöntembilim Terimleri Sözlüğü
İnandırıcı ya da aşılayıcı yöntemlere bağlı olarak bir kanı ya da görüşü benimseme ya da benimsetme.
"inandırma" kelimesinin kullanım örnekleri.
Bunun için de Rum tarafında seçimi, adada iki eşit taraf olduğu ve bunların güç paylaşımına giderek ortak bir devlet çatısı altında bir araya gelebileceklerine inanan ve halkını da inandırma konusunda liderlik yapabilecek birinin seçimi kazanması gerek.
TEMA bu hedef doğrultusunda, siyasi güçleri, doğal varlıkların yok edilmesi ve erozyon sorununa çare bulmadan iktidar olamayacaklarına inandırma çabasındadır.
Hedef ve vizyon gerçekleşmesinde, insan faktörünü sevk, idare ve bir idealizme kanalize etme, inandırma nosyon ve misyonu ana teşkilatın organ, doku, hücre iletişimi içinde hangi kıstasları kapsamalıdır?
Ders çalışırken ise öğrencilerin kendilerini motive etmesi gerektiğini söyleyen Çiçekçi, anne ve babaların çocuklarına ders konusunda gereksiz baskı uyguladığına da vurgu yaparak, çocukları bazı şeyleri yapabileceklerine inandırma konusunda ebeveynlere çok iş düştüğünü aktardı.
Bu hedef doğrultusunda da bu yıl transferlere, şehrimizin altyapısı ve insanları inandırma adına daha iyi işler yapmak için iyi transferlerle bugün başlıyoruz.
Türkiye bağımsız, tarafsız, adil yargılama yapabilen ve herkesi buna inandırma gücüne sahip bir yargıya ihtiyaç duyuyor.
ATM'lerde işlem yapan vatandaşlara telefon dolandırıcılarının inandırma ve ikna yöntemleri hakkında bilgi veren ekipler, aynı zamanda bilgilendirici broşür de dağıttı.