Could not find any definition of word "indiren"
"indiren" kelimesinin kullanım örnekleri.
Tomrukların bir kısmını Çiçek Mahallesi'nde indiren Şahin, geri kalanını da boşaltmak için ilçe merkezine doğru yola çıktı.
Kimilerine göre Enver Paşa hiçbir karış bile toprak kaybetmeyen Sultan Abdülhamit'i Yahudilerle işbirliği yaparak indiren hain bir ittihatçı.
Uygulamayı indiren kullanıcıların yazdıkları cinsiyetçi ifadelere, Eşit Sözlük eşitlikçi karşılıklar öneriyor.
Erbakan Hocamızı boncuk boncuk terleten CHP, iktidardan indiren CHP zihniyeti, tankları yürüten o zihniyet ve o dönemde bütün mütedeyyin insanların anasını ağlatanlar bunlar, ama şimdi bakıyorsunuz Temel Bey orada.
Müvekkilim kolluk ifadesinden başlayarak, tüm ifadelerinde belirttiği gibi bu programı indiren kendisi değil Nursev ve Buket isimli kişilerdir.
Emin Özmert, halk arasında gece körlüğü ya da tavuk karası olarak bilinen Retinitis Pigmentosa hastalığının neden olduğu tam körlüğe, geliştirdiği komplikasyonları sıfıra indiren yeni sistemle son verdi.
Aradaki yüzde 300 civarında olan farkı ceplerine indiren stokçu ve karaborsacılardır.
Sanıkların duruşmadaki iyi hallerini dikkate alarak cezalarını 11 ay yirmişer gün ile beşer aya indiren mahkeme, toplamda verilen 1 yıl 4 ay yirmişer günlük hapis cezasını da sabıkasız oluşları ve mevcut delillere göre bir daha bu suçu işlemeyecekleri kanaatine varıldığından erteledi.