Güncel Türkçe Sözlük
-
-i Kanıtlayabilmek
"ispatlayabilmek" kelimesinin kullanım örnekleri.
Ancak bu tür şeyleri ispatlayabilmek öyle zor ki o yüzden biz bu işlerin olmamasına gayret edeceğiz.
Bu haklılıklarını ispatlayabilmek için köy halkından 6 kişi bireysel olarak Ankara İdare Mahkemesi'ne dava açtı.
Benim yapmam gereken, onun söylediklerini ispatlayabilmek için antrenmanlarda ve maçlarda elimden geleni yapmak.
Aksini ispatlayabilmek için, bu defa çok daha fazla çaba harcamanız, çok daha fazla ödün vermeniz gerekir.
Okul idaresini inandıramayan Yıldız, çocuğunun iddialarını ispatlayabilmek için internet üzerinden gizli kamera satın aldı.
Bu toplumun milli ve manevi duygularla kenetlendiğinde ister top olsun ister tüfek olsun ister tank olsun hiçbir şeyin etkilemeyeceğini ispatlayabilmek.
Aralarında savcı şoförü, İngilizce öğretmeni ve işçilerin bulunduğu 5 mağdur mağduriyetlerini ispatlayabilmek için hukuk mücadelesi başlattı.