"itibarsızlaştırmak" ne demek

"itibarsızlaştırmak" kelimesinin kullanım örnekleri.

Zanlılara ait dijital verilerden elde edilen delillerde, FETÖ soruşturmalarını itibarsızlaştırmak ve değersizleştirmek için gönderilen mesajlara ulaşıldı.

FETÖ ile mücadele edenleri haksız ithamlarla itibarsızlaştırmak, hele hele FETÖ ile ilişkilendirmek klasik bir FETÖ taktiğidir ve ancak örgütün amaçlarına hizmet etmektedir.

Mütareke basını ne yapıyor biliyor musunuz, bir televizyon kanalı gitmiş geçen günlerde, Mersin Şehir Hastanesinde bir tiyatro senaryosu hazırlamışlar, güya şehir hastanesini itibarsızlaştırmak için bir kamera, bir muhabir bir de bir hastayı istismar ederek güya orada verilen hizmetten halkın memnuniyeti yokmuş.

Mahir Ünal, CHP'nın terörü kaynağında kurutmak için yürüttükleri operasyonlara karşı çıktığını, devletin, ordunun ve hükümetin yaptığı her işi itibarsızlaştırmak için yapılan kara propagandanın operasyon aparatı olarak CHP'nin her zaman kullanıldığını savundu.

Bu ülkenin demokratik, meşru kurumlarını itibarsızlaştırmak ve meşruiyetini yok etmek için her türlü dili ve söylemi kullanıyorsun.

Son dönemde de piyasadaki paralarla oynayarak Türk parasını itibarsızlaştırmak için ellerinden geleni yaptılar.

Bakın o gece çıkıp konuşsaydım da o zaman bir cümlemi alacaklardı, ona takılacaklardı, beni itibarsızlaştırmak için.

Yedi düvele meydan okuyan Cumhurbaşkanımızı itibarsızlaştırmak kaydıyla bu ülkeyi lidersiz bırakmanın planlarını yapıyorlar.

Batı, kendi medeniyetinin kavrayıcı ve bütüncül olarak yorumlarken, Doğu medeniyetini bölerek itibarsızlaştırmak istemektedir'' diye konuştu.

Bizim tek bir kişiyi bile incitmek, ötekileştirmek, itibarsızlaştırmak gibi bir lüksümüz yokken ve hatta incinen bir tek kişi de varsa onu da kazanmak gibi bir sorumluluğumuz varken tozu dumana katarak hukuksuz ve yersiz soruşturmalarla ve mobbinglerle yol alınabileceğini sanmak acziyettir.