Kelime tanımını bul

Güncel Türkçe Sözlük
iyice
  • sıfat İyiye yakın
    "İyice bir ev."
  • zarf Çok, adamakıllı
    "Derken yağmur iyice bastırmış, gök gürlemeye, şimşekler çakmaya başlamıştı." - İ. O. Anar
  • zarf (iyi'ce) Tamamen
    "Ali giderse bizim evin tadı iyice kaçar." - O. Kemal
  • zarf (iyi'ce) Gereği gibi, derinlemesine, ayrıntılarıyla
    "Kabahat bende ki iyice arayıp taramadan bunu kendime gelin yapmaya karar verdim, sana tavsiye ettim." - E. İ. Benice

"iyice" kelimesinin kullanım örnekleri.

Rüya, çatışmanın iyice alevlendiği sırada, Yusuf Alacan (Şükrü Özyıldız) tarafından rehin alınır.

Hazreti Muhammed’in iyice tanıyalım, dinimizi iyice tanıyalım, dinimize sahip çıkalım, okuyun, tanıyın ve amel edin ayrıca Muhammedi ahlak ile tebliğ edin.

Başbakan Erdoğan başkan olabilmek, ilk başta eyalet sistemini kurmak, Türklüğü Anayasa’dan elemek ve milliyetçiliği anlamsızlaştırmak için yapmayacağı kötülülüğün olmadığını iyice göstermiştir.

Ağız kokusunun kaynağının büyük ölçüde ağız içi ve dilin arka kısmındaki bakteriler olabileceğini de söyleyen Şengezer, “Her diş fırçalamadan sonra dilin sırt ve arka kısımlarını ve yanakların içyüzlerini özel dil temizleyici aparey veya fırçalarla iyice temizlemek faydalıdır” dedi.

Gerçek ortaya çıkıp da, aslında yanlış adamı kaçırdığını öğrendiğinde işler iyice karışır ve en önemlisi Korkut'un ardık Erman Kuzu adında bir düşmanı vardır.

Eymür, ifadesinde, Yeşil kod adlı Mahmut Yıldırım’ın MİT’te görevliyken Lazem Esmaeli ve Asger Simitko isimli iki İranlının öldürülmesi olayına adı karıştığından dönemin Ankara Emniyet Müdürü Orhan Taşanlar’ın talimatıyla gözaltına alındığını belirterek, “Emniyette Yeşil’i kendi ifadesine göre iyice bir dövmüşler ancak biz hiçbir şekilde müdahil olmadık.

Yaşamın sert mücadelelerle dolu olduğunun bilincinde olduklarını belirten öğrenciler, “Büyük bir atanabilme heyecanı ve kaygısı ile beklerken, Eğitim Fakülteleri dışındaki diğer fakültelerin mezunlarına da “Pedagojik Formasyon Sertifika Programı” alabilmelerinin de sağlanmış olması, öğretmenlik mesleğine atanabilme yarışını iyice sertleştirmiştir.

Burada köylüler tarafından hazırlanan haşlanmış patatesi yanlarında getirdikleri azığa katan sporcular, yine köylüler tarafından hazırlanan semaver çayını yudumlayıp iyice dinlendikten sonra yollarına devam etti.

Üniversitede öğrenim gören iki kızının eğitim giderlerini karşılayabilmek için bakkaliye işlerini sürdürmek durumunda olduklarını dile getiren Necmettin Akalın, esnaflık yapmanın son zamanlarda iyice zorlaştığını dile getirdi.

Derin bir kaba 2 su bardağı yoğurt, 1 adet yumurta ve çeyrek bardağ sıvıyağınını döküp iyice karıştırın.

Opera şarkıcısı gibi büyük jestlerle ve minicik, kanserin de iyice kemirdiği bedenini bir deve dönüştüren bağrış çağrışla konuşurdu.

Bu zaferle kimin, neye dur dediğini iyice belirginleştirmek maksadıyla Şehir ve Kültür Araştırmaları Derneği adına bu açıklamayı yapıyoruz.

İlçe merkezi ve Bilican Dağı çevresindeki yaylalara çıkan besiciler, havaların iyice ısınmasıyla koyun ve kuzuları kırkıyor.

Bulanık merkez ve Bilican Dağı çevresindeki yaylalara çıkan besiciler, havaların iyice ısınmasıyla koyun ve kuzuları kırpmaya başladı.

Ancak uçağa binilmek üzere geçilen VİP otobüsünde tartışma, iyice alevlendi.