Kelime tanımını bul

Güncel Türkçe Sözlük
kös
  • isim Savaşlarda, alaylarda at, deve veya araba üzerinde taşınan ve işaret vermek için kullanılan büyük davul
Zanaat Terimleri Sözlüğü
kös

Sokak kapıların iç kısmında bulunan ağaç sürgü. (Güllüce *Gümüşhacıköy -Amasya)

Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
kös
  1. Sokak kapısının arkasına vurulan ağaç dayak.

  2. Kapı mandalı, kapı sürgüsü.

  3. Kalın tahta, kalas.

Vikipedi
Kös

Kös ( Farsça کوس kūs) Mehterhanede ve askeri musikide kullanılan büyük davul. Kelimenin aslı Farsça kus olup, Türkçe telaffuzu kös şeklindedir. Bu büyük davulu çalana farsça “kusi veya kus-zen” Türkçede “kösçü” denmiştir. Kösler, bakır üzerine deve derisi geçirilerek yapılırdı. Evliya Çelebi, ordu için yapılan 150 çift deve kösü ile fil kösleri gördüğünü yazmaktadır. Köslerin en küçüğü, at ve katırlara yüklenirdi. Bunlardan daha büyükleri ise deve ve filler tarafından taşınırdı. Kanuni Sultan Süleyman Hanın Zigetvar Seferine götürdüğü fil kösü, halen askeri müzede bulunmaktadır. Bunun çapı 130, yüksekliği ise 127 santimetredir.Rehber Ansiklopedisi Mehteranın büyüklüğü ve dağları çınlatan sesiyle sembolü olan kösler, yüzyıllarca cenk meydanlarında, sefer yıllarında dövülmüşlerdi. Gönüllerde ferahlık, vücuda zindelik, gayret, sadakat ve cenge sabırsızlık hislerini ruhlara işleyen kösler, Osmanlı Ordusu'nun maneviyatını yükseltirdi. Yeri, göğü inleten sesiyle düşmanları perişan ederdi. Kös, hayvanın iki tarafına sarılır, köscü de tam ortaya semer kısmına otururdu. İki elinde tuttuğu eşit büyüklükteki tokmakla usul vururdu. Sanki her tokmağın vuruşu zihinlerde “Allah bir” hissini uyandırdığından kösçü arada bir “Yektir Allah” diye bağırırdı.

Kanakça[ değiştir]

"kös" kelimesinin kullanım örnekleri.

Cevgen, nakkari, zil, davul, boru ve kös çalan ekipten oluşan bıyıksız mehtarının konseri yoğun ilgi gördü.

Kös oyunu, ovada hayvan otlatırken oynandığında yenilen tarafa ceza olarak, alandan uzaklaşan hayvanı çevirtmek görevi verilirdi.