"kötüleşme" ne demek

"kötüleşme" kelimesinin kullanım örnekleri.

Hatta altın hariç baktığınız zaman cari açıkta ciddi bir kötüleşme yoktur.

Şimşek, cari açığa bakılınca sanki bir kötüleşme var gibi görüldüğünü ancak petrol ve altın hariç bakıldığında göreceli bir iyileşme döneminde olunduğunu dile getirdi.

Akut kötüleşme periyotları gösteren hastalarda, artan oranlarda ilaç ve hastane altında gözetim gerekebilir.

Ümitsizlik, gerçekçi olmayan beklentiler, çift ilişkilerinde belirsizlikler, yaşam stresi, sıkışmışlık duygusu, çatışmacı kültür, iş ilişkilerinde kötüleşme duyarlı insanlarda ruhsal sıkıntılara yol açıyor.

Zayıf yurt içi talep şartlarına rağmen, fiyatlama davranışlarında kötüleşme enflasyon görünümü için yukarı yönlü risk yarattı.

Demans ya da yaygın adıyla bunama ise kişinin bilişsel işlevlerinde, daha önce edindiği işlev düzeyine göre kötüleşme ile giden klinik bir sendromdur.

Hipertansiyon hastalarında da benzer durumlar yaşanabilir ve hava sıcaklıklarına bağlı olarak durumlarında kötüleşme olabilir.

Menderes nehrinden sulama yapan çiftçilerimizin ürün kalitesi düşmekte, toprakta meydana gelen kötüleşme ise göz ile görülür hale gelmiştir.