Kelime tanımını bul

Güncel Türkçe Sözlük
kınamak
  • -i Yapılan bir işin kötü olduğunu belirtir bir biçimde söz söylemek, ayıplamak, takbih etmek
    "Kınamazlar güzel sevse yiğidi / Güzel sevmek koç yiğide ar değil" - Karacaoğlan
Tarama Sözlüğü
kınamak
  1. Ayıplamak, itab etmek, suçlandırmak, itham etmek.

  2. Cezalandırmak.

  3. Ta’zib etmek, hırpalamak

Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
kınamak

Ayıplamak.

"kınamak" kelimesinin kullanım örnekleri.

Buldan Belediye Başkanı Mustafa Gülbay yaşanan terör olaylarını kınamak amacıyla Buldan Alanyazı Meydanı’nda gerçekleştirdiği basın açıklamasına çok sayıda vatandaş da katıldı.

Önüne ve arkasına hiçi bir sıfat getirmeye çalışmadan hepimizin şiddetle kınamak durumunda olduğu insanlığa karşı bir suçtur.

Ülkemize karşı başlatılmış olan Ekonomik savaşı da buradan kınamak isteriz.

Mübaşire yönelik saldırıları kınamak için Bursa Adliyesi önünde bir araya gelen adliye çalışanlarına avukat ve hakimler de destek verdi.

Yücel, FETÖ davalarının görüldüğü Sincan Ceza İnfaz Kurumları önünde yaptığı basın açıklamasında, hain terör örgütü FETÖ'nün 15 Temmuz'da kalkıştığı darbe ve işgal girişimini bir kez daha lanetlemek, yurt dışındaki FETÖ üyelerinin Kahramankazan Belediye Başkanı Ertürk ve eski AK Parti İstanbul Milletvekili Külünk'e sosyal medyadan yaptıkları kalleş saldırıları kınamak için toplandıklarını belirtti.

Bu anlamda bir kez daha bunu kınamak ve haklı tepkilerimizi göstermek anlamında toplanış bulunmaktayız.

Dervişoğlu, bir restoranda düzenlediği basın toplantısında, il başkanlarına yapılan menfur saldırıyı kınamak ve gelişmeleri yerinde takip etmek üzere Malatya'ya geldiklerini belirtti.

Tüm Uyuşturucu Maddelerle Mücadele ve Eğitim Derneği Başkanı Haldun Karakaşlı, gazetecilere yaptığı açıklamada, son zamanlarda artan uyuşturucu madde kullanımına dikkati çekmek ve tarihi camiye verilen zararı kınamak için bir araya geldiklerini belirtti.