Güncel Türkçe Sözlük
-
-den Herhangi bir işi yapmaktan veya özverili
davranmaktan geri durmak, imtina etmek
"Dargın çıkan sesinde bir şeyden kaçınan, lüzumsuz bir sakınca anlamı sezdi." - H. E. Adıvar
"kaçınmak" kelimesinin kullanım örnekleri.
Bu balıklar üretilirken ve yetiştirilirken yapılan bazı uygulamalarda çoğunlukla kimyasal içerikli ve ithal edilen anestetiklerle sakinleştirildiği ve bayıltıldığı aktarılan açıklamada, üniversitenin su ürünleri fakültesinden öğretim görevlisi Türker Bodur'un, balık yetiştiriciliğinde çevreyle dost ve sağlıklı üretme yolunda kimyasal kullanımdan kaçınmak için bitkisel anestetik madde tespitinde bulunduğunu, çalışmasıyla patent almayı başardığı dile getirildi.
Gebelerde ve yetişkinlerde kansızlığı önleme yollarını, demir içeriği yüksek olan gıdalar, kırmızı et, tavuk, balık, kepekli ekmek veya vitaminle zenginleştirilmiş ekmek ve tahıl sıklıkla tüketmek, yemeklerde çay ve kahveden kaçınmak, yüksek miktarda kalsiyum ve magnezyum almamak, midede gaz, şişkinlik, yanma gibi şikayetler nedeniyle antiasit denilen çiğneme tableti ve şuruplarının ve ayrıca içerisinde yine demir emilimini etkileyen maddeler bulunan maden sularının sık olarak içmemek olarak sıralayan Uzm.
Veteriner Metzler, atopi ile başa çıkmanın en etkili yollarından birinin alerjenlerden kaçınmak olduğunu belirtiyor.
Açlık içermeyen günlerde sağlıklı bir beslenme şekli benimsemek ve aşırı yemekten kaçınmak en doğrusudur.
İlk dikkat etmeniz gereken, sentetik kumaşlardan kaçınmak ve deri, ipek, brokar gibi materyallere yönelmek.
Günümüzde ambalajlanmış ürünlerden kaçındığımız gibi tuza da muamele görmüş tuzda deniz tuzu da kaya tuzu da olsa fabrikasyon aşamasına geçmiş olan tuzlardan kaçınmak gerekiyor.
Müzakere masalarında kimi zaman yumuşak, kimi zaman sert ifadelerin kullanıldığını, masalardan kolayca kalkıldığı gibi aynı kolaylıkla oturulabildiğini, dolayısıyla hızlıca kesin yargıdan kaçınmak gerektiğini görüyoruz.
Karşılıklı görüşlerin ifade edilmesiyle interaktif devam eden seminerde Etik İlkelerin, başlıca doğruluk, halka hizmet bilinci, hizmet standardına uymak, amaç ve misyona bağlılık, dürüstlük ve tarafsızlık, saygınlık ve güven, nezaket ve saygı, ayrımcılık yapmamak, saydamlık ve katılımcılık, hediye almamak, kamu mallarını korumak, savurganlıktan kaçınmak, çıkar çatışmasından kaçınmak, hesap verme sorumluluğu, imtiyazsız kamu hizmeti başlıkları ile ifade edilebileceği belirtildi.
Hamas ve Filistinli diğer gruplara sınırda roket atışlarına ve provakasyonlara son vermesi, İsrail'e ise durumu daha fazla kışkırtmaktan kaçınmak için maksimum itidal göstermesi çağrısı yapan Guterres, ''Yıkıcı başka bir çatışmanın eşiğinden dönmek için tüm tarafların geri adım atması gerek.
Doğal çekimler için, AI modunu çok fazla kullanmaktan kaçınmak isteyebilirsiniz.
Sürücüler, yoğun sisten dolayı oluşabilecek kazalardan kaçınmak için hızlarını düşürerek, sis farı ve dörtlülerini yakarak trafikte seyretti.
Genellikle göz yorgunluğundan kaçınmak için filmlerin 1000'den az seviyede izlenmesi gerektiği söyleniyor.
İlgilisinden net bilgi almadan şehre zarar verecek haberlerden kaçınmak lazım.
Bizlere düşen görevlerden birisi bu tür müessif olaylardan ders ve ibret almak Müslümanların birlik ve beraberliğini zedeleyecek her türlü olumsuz davranışlardan kaçınmak ve gönül birliklerini geliştirmektir.
Ozon gazının solunması veya kana doğrudan uygulanması neticesinde oluşabilecek geri dönüşümsüz hasarlardan kaçınmak adına ozon tedavisinin temelini oluşturan majör otohemoterapi yönteminde bu iki duruma karşı gerekli önlemler alınmalıdır.