"kabartıcı" ne demek

"kabartıcı" kelimesinin kullanım örnekleri.

Executive Chef İrem Esen’in özel yorumlar ve özgün sunumlarla hazırladığı lezzetler arasında; damaklarda silinmeyecek iz bırakan özel sosuyla Izgara Tatlı Mısır Togarashi, hafif kurutulmuş sığır etinin narenciye sosuyla harmanlandığı Beef Tataki, Japonya’nın en popüler yemeklerinden, sebze ve etle doldurularak hamura sarılan Gyoza Beef, özenle pişirilen ve yasemin çayıyla tatlandırılan Jasmine Tea Smoked Beef Ribs renkleriyle özel deneyimler sunan Siyah /Beyaz Dim Sum’lar, Türf mantarlı ve aromalı ince ince dilimlenmiş dana eti; Beef Tobanyaki, enfes baharatların öne çıktığı Hint Pilavlı Kuzu ve yulafla tavuğun benzersiz bir uyum yakaladığı Yulaflı Crispy Chicken, egzotik meyveler ile matchanın en tatlı uyumunu yaşatan tatlı menüsündeki Matcha Fondan gibi iştah kabartıcı seçenekler öne çıkıyor.

Zafer Bayramı'nın, muazzez bir heyecan, müteyakkız bir hissiyat, müstahkem bir iradeyle kutlandığını ve idrak edildiğini belirten Bahçeli, 96 yıl evvel Dumlupınar'da muhteşem bir zafere, yankıları hala devam eden göğüs kabartıcı bir başarıya imza atıldığını vurguladı.

Bu sofrada yemekler lezzetli, yalanlar bol soslu ve sırlar da bir o kadar iştah kabartıcı.

Bu medeniyetler üzerine kurulan Selçuklu medeniyeti ve peşinden gelen Osmanlı medeniyeti de zaten iftihar ettiğimiz son bin yılın yüz akı göğüs kabartıcı dikkat çekici dönemidir.

Kafa karıştırıcı, tahrik edici, iştah kabartıcı bir öneri gelirse neden olmasın?