Güncel Türkçe Sözlük
-
sıfat Bir şeyin ayrıntılarına girmeden ana çizgilerini
belirten
"Biz burada sadece tekâmül seyrine göre kabataslak bir tasnif denemesi yaptık." - A. K. Tecer
"kabataslak" kelimesinin kullanım örnekleri.
Bu yabancı diziyi kabataslak anlatmak gerekirse Sheldon Cooper ve Leonard Hofstadter adındaki iki ev ve iş arkadaşını anlatıyor.
Kabataslak bir baksanız herhalde 50 milyon lira, 100 milyon lira gibi büyük bir rakam harcanmış.
Çünkü ne yapacağını kabataslak duysa da gerçekte kendini bekleyen planlı yaşamdan korkarlar.
İnşaat firmalarını çağırıp kabataslak bir maliyet çıkartmalarını istedik.
Birkaç yıl içinde geliştirilmesi beklenen teknolojide, küçük antenler aracılığıyla 4 santimetreden büyük cisimler kabataslak görüntülenebiliyor.
Geçtiğimiz akşam mecliste kendileri ile bir araya gelip kabataslak programı yaptık.
Yıldırım, 172 milyar doların 638 milyar lira ettiğini, bununla da kabataslak 315 tane Yavuz Sultan Selim Köprüsü yapılabileceğini vurguladı.
Kabataslak baktığımızda bu şehirde hiç yapılmamış yüzün üzerinde çalışma yaptık.