Kelime tanımını bul

Güncel Türkçe Sözlük
kapanık
  • sıfat Kapanmış
  • Sisli, bulutlu
    "Bütün varlığı bu kapanık havada tıpkı bahçenin son gülleri gibiydi." - A. H. Tanpınar
  • İç karartıcı, ruh sıkıcı
    "Yağmurlardan, rutubetten içinde paslı, kapanık ve sıkıntılı bir duygu belirmişti." - H. E. Adıvar
  • Kaçınık

"kapanık" kelimesinin kullanım örnekleri.

Eskiden evde içimize kapanık halde yaşıyorduk, şimdi ise belediyemizin ve hocalarımızın sayesinde ben ve çocuklarım hayata daha olumlu yönde bakıyoruz.

Ama özelikle Anadolu takımlarının çok içine kapanık olduğunu, tek gelir kaynaklarının televizyon ve siyasi büyükler olduğunu görüyoruz.

Bu durum firmalarımızın ağırlıkla nasıl içe kapanık olduğunu işaret etmektedir.

Baykal, kendi kendisiyle dolu, eski deyişle meşbu bir lider olarak, çevresinde farklı, eleştirel sesleri duymaktan hoşlanmadığı için, kendi içine kapanık bir parti yönetimi oluşturmuştur.

Bu perspektiflerden birincisinin barışçıl, insancıl dışa açık serbestçi ve piyasacı bakış açısı, ikincisinin ise savaşçı özgürlük düşmanı dışa kapanık bakış olduğunu ifade etti.