"kapatabilme" ne demek

"kapatabilme" kelimesinin kullanım örnekleri.

Bu sisteme deprem risklerini azaltma projesini entegre eden Bursagaz, muhtemel bir deprem esnasında bütün şehrin veya sadece etkilenmiş bölgelerin gazını, depreme karşı güvenli yapılmış SCADA merkezinden kapatabilme kabiliyetine sahip.

Elektrik mühendisi Birol Baki de TÜRKSAT'ta yayınları kapatabilme kabiliyetinin bulunmadığını ileri sürdü.

Liderle aramızdaki puan farkını kapatabilme adına önümüzde 12 final niteliğinde maç var.

Bu defa, istedikleri içeriğe ulaşamayan izleyicilerin şansı, internete yüzlerine dönerek boşluğu kapatabilme şansına sahip olmaları.

Ahbap çavuş ilişkileri ile oluşturulmuş hukuk devleti prensibinin öngörülür ilkesinin yok sayıldığı bir ülkede istihdam açığı olan, yatırım açığı olan bir ülkenin bu açıklarını kapatabilme imkanı yoktur.

Fenerbahçe'nin Haziran ayındaki Mali Genel Kurulu'nda üyelerden uygun görülen amatör şubeleri kapatabilme yetkisi alan yönetim şimdilik bu kararı askıya aldı.

Dolayısıyla kesilen cezalar bütçe açığını kapatabilme potansiyelinin çok gerisindedir.

Kavakcı, kanunun sokağa çıkma yasağı, seyahat hürriyetini kısıtlayıcı önlemlere başvurabilme, İçişleri Bakanına bazı şahıslar hakkında ev hapsi kararı alma, belirli silah ile cephaneye el koyma yetkisi, toplantı ve gösteri yürüyüşlerine yasak getirme, dernekleri, ibadethaneleri şiddeti kışkırttıkları ve meşru gösterdikleri gerekçesiyle kapatabilme, basının yayınlarını sansürleme gibi maddeler içerdiğine dikkati çekti.