Kelime tanımını bul

Güncel Türkçe Sözlük
kapsayıcı
  • isim, mantık Bütün özellikleri ve incelikleri içine alan tanım, kısır döngü karşıtı

"kapsayıcı" kelimesinin kullanım örnekleri.

Güçlü, sürdürülebilir ve kapsayıcı büyümenin devamlı hale gelmesi gerektiğine dikkati çeken Binali Yıldırım, "İktisadi kalkınmanın ancak halk iradesine dayalı, demokratik bir siyasi düzende mümkün olabileceğini, ekonomiyle demokrasinin atbaşı gittiği, birbirinden ayrı düşünülemeyeceği gerçeğine inanıyoruz.

Oktay, kalkınmanın belirleyici unsuru ve itici gücü olan verimliliğin artmasının ancak uzun dönemli politikalarla yenilikçi ve kapsayıcı bir yönetim anlayışıyla mümkün olduğunu, hedeflenen verimliliğe ulaşmak için doğru işi doğru zamanda, en doğru şekilde yapmanın büyük önem arz ettiğini ifade etti.

Kalitenin bütünsel ve kapsayıcı olma özelliğinin farkındalığını artırmak amacıyla organize edilen kutlamalar, Ankara Merkez Ofisi ile Yozgat, Adana Şehir Eğitim ve Araştırma Hastanesi ile Elazığ Fethi Sekin Şehir Hastanelerinin kalite birimleri ve işletme çalışanlarının katılımıyla gerçekleştirildi.

AB'nin 'Türkiye'deki Mülteciler için Mali Yardım Programı' Suriyelilerin ve ev sahibi toplumların ihtiyaçlarının kapsayıcı bir şekilde ve eş güdüm içerisinde karşılanmasını temin eden ortak bir iş birliği mekanizması sağlamaktadır.

Bu anlamda ülkenin gelecekte kurulacak yönetiminin mezhepçi ve hizipçi olmayacağı, kapsayıcı, demokratik ve çoğulcu olacağı vurgulandı.

Toplumun tüm kesimlerini içene alacak kapsayıcı kuşatıcı bir kentsel tasarım üzerinde çalışıyoruz.

Bu temelde varılacak kapsayıcı bir siyasi çözüm kalıcı barış ve istikrar için tek yol olarak görünüyor.

Ulusal stratejilerini başarılı şekilde uygulayan AB üyesi ülkelerin kapsayıcı politika çerçevesiyle hak temelli yaklaşıma sahip olduklarını kaydeden Gatti, bu noktada taban kuruluşlarının geniş çaplı katılımının ve yerel aktörlerin yerinde müdahalelerinin önemini vurguladı.

Engelli çocukların eğitim hakkından eşit bir şekilde yararlanabilmesi için gerçekleştirilecek proje ile milyonlarca öğretmen, veli, idareci ve öğrenciye ulaşılarak engellilik kavramına yönelik algı ve tutumların dönüştürülmesi ve okullarda kapsayıcı eğitim ilkelerinin yaygınlaştırılması hedefleniyor.

Fenerbahçe Spor Kulübü olarak hedefimiz, cinsiyet eşitliği konusunda spor alanında ve toplumumuzda ciddi bir farkındalık yaratmak, kadınların spor alanlarında hem sporcu hem de taraftar olarak daha fazla yer almasına ve rol sahibi olmasına katkı sağlamak, kapsayıcı spor kulübü olarak topluma ve hatta dünyaya örnek olmaktır.

Aynı zamanda, kapsayıcı büyüme politikalarımız doğrultusunda gençlerimizin yanı sıra kadınlarımızın iş hayatına daha fazla katılmaları ve daha aktif şekilde yer almaları için büyük destek veriyoruz.

Adalet Bakanlığı'nın yargı reformu sürecini kapsayıcı bir şekilde sürdüğüne değinen Çavuşoğlu, bu strateji belirlendikten sonra AB kurumları ve Avrupa Konseyi ile gelişmeleri paylaşacakları bilgini verdi.

Film Akademi birimi, Sırbistan'ın başkenti Belgrad'da düzenlenen ve çevresel konuların ele alındığı Güney Doğu Avrupa'nın en kapsayıcı festivallerinden biri olarak değerlendirilen Uluslararası Yeşil Kültür Festivali'ne katıldı.

Cumhurbaşkanı makamı denge ve denetim makamı olması lazım, kapsayıcı ve kavrayıcı olması gerekmektedir.

Eğer, bu kapsayıcı kurumlar kavramıyla yalnızca küresel hukuki ve ekonomik düzenlemelerden bahsediliyorsa ve bu kurumlarla, ülkelerin siyasi dinamiklerinin değil de küresel sermayenin dinamiklerin ürettiği komprador nitelikli yapılar anlatılmak isteniyorsa bu çok ucuz bir aldatmacadır sadece.