"kaptırma" ne demek

"kaptırma" kelimesinin kullanım örnekleri.

Yıldırım, şunları vurguladı: “Bizim aklıevvel aydınlar yapılan kaydın gizli ve tarafların iradesi hilafına olduğuna bakmaksızın, konuşmanın içeriğinin incelikli bir nükte olduğunu anlamaksızın gericilerin akıntısına kapılıp ‘Arap’a paranı kaptırma’ sözü nedeniyle Önder Sav’ı lince ortak oluyorlar.

Hacca gitmek isteyen Elmadağlı Mustafa Ünal'a 'Araplara para kaptırma, bakarsın Muhammed seni bırakmaz' diyen CHP Genel Sekreteri Önder Sav, gelep tepkiler üzerine kayboldu.

Mevkıbe de, iş kadını olarak markette otururken, kocasını reklam camiasına kaptırma tehlikesiyle karşı karşıya!

Ancak karmaşık bir teknolojik altyapısı olduğu için, özellikle küçük yatırımcılar açısından dolandırılma ve parasını kaptırma gibi riskler de çok yüksek.

Abdulkerim Olğun, bölge illerinden hastaneye en çok tandır ve süt kazanına düşme sonucu yanık ile tarımsal aletlere el, kol kaptırma sonucu kesilme vakalarının geldiğini belirtti.

İzmir ekibiyle şampiyonluğu Halkbank'a kaptırma üzüntüsü yaşayan Jovovic, gelecek yıl eski takımına rakip olacak.

Bitiş noktasına büyük farkla gelen Eslem Su bebek yarış çizgisinden bitiş çizgisine kadar hem ağladı hem de birinciliği kimseye kaptırma.

Kervanbaşı Ebu Süfyan, Romalılar ile Perslerin savaşını duymuş ve kervanı Müslümanlara kaptırma korkusuna kapılmıştı.