Kelime tanımını bul

Güncel Türkçe Sözlük
karşılayabilme
  • isim Karşılayabilmek işi

"karşılayabilme" kelimesinin kullanım örnekleri.

Odaların, üye prensibiyle çalışan organizasyonlar olduğuna işaret eden Vardar, odaların çalışmalarını, üyelerinin sorunlarını giderebilme ya da beklentilerini karşılayabilme yönünde planlaması gerektiğini kaydetti.

Demokrasiyi işletebilmek sizin aleyhinize gelişen durumları da büyük bir erdemlikle, sükunetle karşılayabilme yeteneğidir.

Bu özellik, Fırtına obüsüne üç obüsün atış gücünü tek başına karşılayabilme imkanı sağlıyor.

El Eşya Toplama Projesi kapsamında ilçe genelinde ihtiyaç sahibi vatandaşlara giyimden koltuğa, çamaşır makinasından çocuk oyuncağına kadar ailelerin ihtiyaçlarını karşılayabilme hedefiyle kurulduğu, vatandaşların yoğun ilgisi ile karşılandığının bilgisi kaydedildi.

Bu özellik Fırtına obüsüne 3 obüsün atış gücünü tek başına karşılayabilme imkanı sağlıyor.

Onların memleketlerinden uzakta bir hayat sürerken ihtiyaçlarını karşılayabilme noktasında da ciddi anlamda destekler olmasına inandığımız için bu projeleri yapıyoruz.

Müracaatlar, Bakanlık tarafından ülkenin mevcut durumda veya gelecekte ortaya çıkabilecek kritik ihtiyaçlarını karşılayabilme, üretim kapasitesi yetersiz olan ürünlerde arz güvenliğini sağlayabilme, teknoloji açığı olan alanlarda teknoloji kapasitesini geliştirme, dış ticaret açığı verilen alanlarda ithalat bağımlılığını azaltma, farklı sektörlerde ülkeye rekabet gücü kazandırabilme gibi nitelikler dikkate alınarak değerlendirilecek.