"kavratmak" ne demek

"kavratmak" kelimesinin kullanım örnekleri.

Bugün bu semineri düzenlemedeki amacımız yılbaşı kutlamalarının kültürümüzde ve dinimizde yeri olmadığını gençlerimize kavratmak ve geçlerimizin zihinlerinde var olan yanlış algıları düzeltmektir.

Bu sorumluluk, insanlığın ortak değerleri olan, aynı zamanda İslam medeniyetinin insan ve hayat merkezli uygulamalarını ortaya koyan vakıf amaçlarına sahip çıkmak, onları sonraki nesillere aktarmak, vakıf ruhunu yeniden ve çağın refleksine uygun olarak insanlığa anlatmak, kavratmak ve yeniden inşa etmektir.

Biz de bu güzelliklere bir katkı sağlamak ve geleceğimizin teminatı olan yavrularımıza ağaç dikmenin önemini kavratmak için öğrencilerimizle ağaç diktik.

Toplumu oluşturan her bireyin aynı haklara sahip ve eşit olduğunu kavratmak.

Kalite konusunun çok konuşulduğunu aktaran Elmas, en önemli görevlerinden birinin de kalitenin özünü kavratmak olduğunu belirtti.

Değerler eğitimi kapsamında, yardımlaşma ve paylaşma bilincini geliştirmek, bir birey olarak dayanışmanın önemini kavratmak adına öğrencilerimize ve personelimize birinci dönemde de yapmış olduğumuz gibi 2.