"keşmekeş" ne demek

"keşmekeş" kelimesinin kullanım örnekleri.

Sorunumuz trafik olmamalı, bunu biz polisler dahil kuralsızlık içerisinde kaidesizlik içerisinde bu şehri keşmekeş haline getirdiğimizi gördüm, görüyorum.

MHP'nin toplumsal hassasiyetinin bir gereği olarak, vermiş olduğumuz bu rahatsızlıklara yenilerini eklememek adına, günlük hayatını sürdüren sade vatandaşımızın ve esnafımızın işlerine engel olmamak, cadde ve sokaklarda daha fazla gürültü ve çevre kirliliğine yol açmamak, zaten keşmekeş olan şehir içi trafiğini daha da içinden çıkılmaz bir hale getirmemek için yıllardır seçimin son gününün geleneği olan toplu yürüyüş ve araç konvoyunu yapmamayı uygun gördük.

İstanbul Belediye Başkanlığını kazandığı zaman çöplerin toplanmadığı, evlerde suların akmadığı, trafiğin keşmekeş olduğu bir İstanbul vardı.

Devlet güvenliği ile ilgili çalışmamız gereken yerde vatandaşlarımızın, arkadaşlarımızın, benim personelimin dahil yolları işgal etmeye, kuralsızlık içerisinde bu işleri keşmekeş haline getirmeleri doğru değildir.

Devlet güvenliği için çalışmamız gereken yerde vatandaşlarımızın, arkadaşlarımızın ve benim personelimin dahi yolları işgal etmesi, kuralsızlık içerisinde bu işleri keşmekeş haline getirmeleri doğru değildir.