Kelime tanımını bul

Güncel Türkçe Sözlük
kirletmek
  • -i Kirli duruma getirmek, pisletmek
    "Madenî kol düğmeleri bunları yeşilimtırak bir leke ile kirletirdi." - A. Ş. Hisar
  • Küçük veya büyük abdestini yapmak, pislemek
    "Çocuk altını kirletmiş."
  • Kadının ırzına geçmek, namusuna zarar vermek
  • Namusuna, onuruna zarar verecek bir suç yüklemek, lekelemek
    "Böyle bir şüphe insanı kirletir."

"kirletmek" kelimesinin kullanım örnekleri.

Bu bakımdan bir damla su için devletler birbirleriyle savaşır hale gelmişken, biz bu akarsuları hoyratça kullanmak değil, kirletmek hakkını kimden alıyoruz.

Plastik ambalajların zararı, çevreye yayılarak kirletmek düzeyinde kalmıyor.

Dert işte bu DEAŞ gibi, malum şu anda terörün en önemli temsilcilerinden olan bu örgütlerle İslam'ı kirletmek.

Zulüm ve zorbalığın murdar kasesinden beslenenler sadece yakın çevremizde değil bütün dünyada Ümmet olarak yeşerttiğimiz umutların köküne kibrit suyu dökmeye yeltenmek de ve safımızı, suyumuzu, soframızı, sayımızı kirletmek için ellerinden gelen zorbalığı yapmaktadırlar.