Güncel Türkçe Sözlük
kokmak
-
nsz Koku çıkarmak
"Her gelişinde üzeri yabancı lavantalar kokuyor." - H. R. Gürpınar
- Çürüyüp bozularak kötü bir koku çıkarmak, kokuşmak
"Bir çadıra konmuş, ağzı odunla açık tutulan bu köpek balığı kokuncaya kadar halka gösterildi." - S. Erez
- Olacağıyla ilgili belirtiler göstermek, olacağı
hissedilmek
"Ortalık savaş kokuyordu." - Kokusu gelmek
"Kızartma kokmuştur, hemen biraz ye." -
-i Koklamak
"kokmak" kelimesinin kullanım örnekleri.
Bunun için Ramazan Bayramı'nda erken kalmak,abdest almak, temiz hatta hoş kokmak önemlidir.
Vatandaşlar tarafından fark edilen yunus balığının birçok yerinde yara izi olurken, artık kokmak üzere olduğu için çevreye kötü kokular saldığı görüldü.
Davutlar Sevgi Plajında bulunan ördeklerden iki tanesi ölmüş ve biri neredeyse çürümüş kokmak üzere.