Yöntembilim Terimleri Sözlüğü
Görüşmelerin gidişini üyelerin özgürce seçmelerine ve kendiliğinden eğilimlerine bırakan küme çözümlemelerinde bir ayrıştırıcı ya da sorun çözümleyici konumunda olan gözlemci.
"kolaylaştırıcı" kelimesinin kullanım örnekleri.
Hipertansiyon, şeker hastalığı, osteoartrit, safra kesesi taşı, koroner arter hastalığı, kolesterol yüksekliği, uyku bozuklukları gibi pek çok sağlık sorununda ya hazırlayıcı ya da kolaylaştırıcı etkendir.
Gece gündüz ayıt etmeksizin her türlü tehlike karşısında bizlere siper olan teşkilatımıza yardımcı olmalı ve kolaylaştırıcı rol üstlenmeliyiz.
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığına bağlı kuruluşlardan hizmet alıp hayata hazırlanan çocukların sosyal hayata uyumlarını kolaylaştırıcı faaliyetler kapsamında kişisel gelişimlerine de katkıda bulunmak amacıyla bu tür buluşmaların gerçekleştirildiğini dile getiren Eldemir, çocukların kuruluş ortamından sosyal hayata adım attıkları an çeşitli sorunlarla karşılaşabildiklerini, bu zorlukların gençlerde bir tahribata yol açmadan aşabilme yetkinliğini kazandırmak üzere yola çıktıklarını kaydetti.
İlaveten, yatırım teşvik mevzuatı hükümlerince yatırım kapsamında sağlanan desteklerin bir kısmı yatırım tamamlama vizesi işlemlerinin ardından başlatılma olup, yatırımcıların desteklerden daha hızlı faydalanabilmelerini sağlamak amacıyla yatırım tamamlama vize işlemlerinde kolaylaştırıcı değişiklikler yapıldı.
Kurulduğu günden itibaren kadınların ekonomi, siyaset, bilim ve eğitimde güçlendirilme misyonunu benimseyen AK Parti, atılan her adımda kadınların iş ve aile hayatlarını dengelemek adına kolaylaştırıcı düzenlemeler getirdi.
İl Gümrük Müdürü Hüseyin Dinsever ise Gümrük Müdürlüğünde yürütülen iş ve işlemlerle, gümrükleme de getirilen kolaylaştırıcı projeler hakkında sunum yaptı.
Yazı da kışı da ayrı güzelliğe sahip bölgemiz pilot bölge seçilmesi, yasal düzenleme ile desteklenmesi, turizm işletmelerin 12 ay açık kalmasını özendirici ve kolaylaştırıcı önlemlerin alınması, bölgesel işbirliği ile tek elden koordine edilen bölge turizmimizin kış aylarına yönelik pazarlama çalışmaları bölgemiz işletmelerini rahatlatacak bir öneridir.
Kaymakamlık tarafından hazırlanan projeye destek veren Esertepe Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi öğrencileri, ihtiyaç sahibi yoksul, yaşlı, engelli, muhtaç veya kimsesizlerin evlerine giderek bakım ve onarım yapıyor, hastaların tansiyonlarını ölçüyor, hayatı kolaylaştırıcı bilgilendirme ve yardımlarda bulunuyor.
Tuşba Belediyesi olarak engellilere yönelik hayata geçirdikleri proje ve hizmetlerle üzerilerine düşen ne varsa yapmaya hazır olduklarını da belirten Başkan Özgökçe, engellilere sahip çıkmak, onların sorunlarının çözümüne katkıda bulunmak ve yaşamlarını kolaylaştırıcı önlemler almanın insanlık görevleri olduğu anlattı.
Bireylerin tek başına sağlamakta yetersiz kaldığı ihtiyaçlarını karşılamak, gereken dayanışmayı sağlamak, engellilerin her alanda hayatlarını kolaylaştırıcı tedbirleri almak ve toplumsal hayata etkin katılımlarını sağlamak devletin ve yerel yönetimlerin en temel görevleri arasındadır.
Birimizin diğeri için yaşamı kolaylaştırıcı adımlar atması ve çaba sarf etmesi inancımızın ve insanlığımızın gereğidir.
Günaydın mesajında, Türkiye'de son yıllarda her alanda gördükleri gelişmeyi, engelli vatandaşlara sağlanan haklar ve hayatı kolaylaştırıcı düzenlemelerde de gördüklerini ifade etti.
Umut ediyorum ki aynı anlayış ve yaklaşımla merkezi hükümetin kentimizdeki temsilcisi olan ve bu yerel yönetimlerle kolaylaştırıcı destek olucu yaklaşımı ortaya koyacak bir yönetim anlayışı ile karşılaşırız diye umut ediyorum ve bunu da biliyoruz.